YILBAŞI TATİLİ

                ''   Uçakta   rahat  eden  insanlar  ,   yeryüzünden  sekiz bin  yukarıda  ,  boşlukta,  metal  bir  kutunun  içinde  olduklarını  unutup  kafalarını   şarabın  kalitesine  ,  yemeğin  lezzetine ,   koltukların  genişliğine  takanlardır ki,   hemen  söyleyeyim  ben  de  onlardan  biriyim. ''

                 Bu  yazdıklarımı   Zülfü  Livaneli'nin   Serenad  adlı  kitabının  ilk  sayfalarında  okuyorum ,  üstelik  uçaktayım. Ne  yazık  ki  uçakta  böyle  rahat  değilim .   Kitabı   yeni yıl  blog hediye  çekilişinde  kazandım :)    Bu  çekilişi   takip  ettiğim  pia in my dreams  blogunda  kazandım.  Sevgili  Pia  bana çok güzel ,  içten  bir kart ve  kahve  fincanları  göndermiş.  Kitabı  yılbaşı  tatiline  giderken  yanımda  götürdüm  ve  orada  bitirdim.  Bu  gece de  kahvemi  yapıp bu  yazıyı  yazıyorum.
                                     

Bu sabah  İtalya 'dan  geldik.   Yılbaşı  gelmeden  önce  hiçbir şey  yapmamayı  , evde  tatilimizi  geçirmeyi  düşünüyorduk.  Ama  oldukça  ucuza  Venedik  turu  bulduk.  Gidelim mi  gitmeyelim mi  derken  işte  geldik  bile..

Tur  prontotur   ve 3 gece  4 tam günlük  bir  venedik gezisi  200  euro...Neler yaşadık,   nasıl  gezdik ayrıntılı  olarak  yazacağım  biraz  kendimize  gelince.  Dediğim  gibi  bu sabah  eve  döndük.  Turlar  her zaman  koşturmacalı  geçiyor.  Bu  ikinci  turumuz ,  daha önce  verdiğimiz  karar  yine  doğru çıktı.  Aslında  kendi  başımıza  yaptığımız  geziler  daha ekonomik  ve  zevkli.  Bu  tur  fiyat yönünden oldukça  iyiydi,  son anda  karar verdiğimizden  başka  şansımız  yoktu.  

Burada  yaşadığımız  olumsuzlukları  yazacağım  şimdi.  Diğer  günler  yaşadığımız  güzellikleri..  Tur  bu kadar  ucuz  olunca  bizi götüren  hava  şirketi  Freebird   adında  daha  önce  duymadığım  bir şirketti.   Uçağa  bindik,  tam  kalkışta  korktuğum  başıma  geldi,  kanat  tarafından  kara kara  dumanlar  çıkmaya  başladı.  Teknik ekip  geldi,  onarıldı  ve  biz  yola  çıktık.  Başlangıçta  güvenimi  kaybettiğimden  her an  birşey  olacak diye  ödüm  koptu.  Devamlı  dua ede ede  Venedik'e  indik.  Dönüşte yine  aynı  uçak ve  aynı pilotlardı.  Ama  ilginçtir  ,  dönüş  o kadar  rahat  ve  sorunsuz oldu ki,  çok  memnun  kaldık. 

Venedik'e   sabah saat 6  gibi  indik  ve daha  hava ağarmadan   geziye  başladık. İşte  turların olumsuz bir  tarafı da bu.  İstediğin  zaman otele  gidemiyorsun.  Akşama  kadar  uykusuz  ve  yorgun  gezdik.  Akşam  otele  geldik.  Otelimiz  çok  güzel  ve  temizdi  ama  merkeze  çok  uzaktı.  Turda  olan ekstra  gezilere  katılmaya  mecbur  bırakılıyordunuz.  Biz  bir  geziye  katıldık.  Diğer  günler  kendimiz  gezdik.  Turla  yapılan  gezilerde  çok  yetersiz  oluyor,  çok  insanları  bekliyorsun. Ve  fazla  fazla  para alınıyor.  

Gezimizin  en  kötü  tarafı  kızımın   son  gün  hastalanması  ve  tüm  gün  otelde  kalmamız  oldu.  Akşama  kadar  otelde  gezen  ekibi  bekledik.  Suç  biz de  ,  havayı  güzel görüp  kocaman   bir  dondurma  yedik.  Ertesi  gün  kusma  ve  ateş  başladı.  Şimdi  okula da  gitmiyor,  ananemiz  bakıyor.  

Fotoğrafları da  düzenleyince  ayrıntılı  Venedik  gezimizde  görüşmek  üzere...