J.D. Salinger'in Çavdar Tarlası Çocukları'nı okumayan, en azından duymayan var mıdır? İlk olarak yazarı bu kitabından tanımış, sade ve derin diline hayran kalmıştım. Uzun zamandır elimde olan Frany&Zooey adlı kitabını da yeni bitirdim , hem de bir çırpıda..
Kitap olarak 1961 yılında yayınlanmış. Franny ve Zooey adlı iki ayrı bölümde anlatılan romanın Franny bölümü Ocak 1955’te, Zooey bölümü ise Mayıs 1957’de New Yorker dergisinde yayınlanmış. İlk bölümde Franny sevgilisi Lane ile buluşması ve aralarındaki konuşmayla başlar.Burada Franny değişik ruh hali içiindedir ve bayılarak bölüm biter..İkinci bölüm Franny ve ailesinin kısaca tanıtımı ve içe dönmüş, bir çeşit inzivaya çekilmiş, günden güne eriyen Franny'ın içine düşmüş çukurdan kurtarmaya çalışan annesi ve kardeşine şahit oluruz..Glass ailesi, Les ve Bessie Glass ile 7 çocuklarından oluşmaktadır..Ailenin iki çocuğu ölmüş, Zooey olanlara ilgisiz gibi görünsede kardeşiyle oldukça damardan konuşma yaparak gerçeklerle yüzleştirir.
An Angel at My Table
Yeni Zelanda'nın en önemli yazarlarından biri Janet Frame... Edebiyat başyapıtlarından oluşan etkileyici liste arasında ödüllü üç ciltlik otobiyografi: 'To the Is-Land', 'An Angel at My Table' ve 'The Envoy from Mirror City' bulunmaktadır. Üçlü sonradan filme çekildi: 1990'da 'An Angel At my Table'. Yapıtları yanlışlıkla şizofreni tanısı konulduğu akıl hastanelerindeki 8 yıllık tedavisinin etkisindedir. O dönemde bu hastalık tanısı konulan hastaların nasıl tedavi edildiğini yaşadı.
İşte bu filmi seyrettim dün gece..Uzun ve hayatı kadar etkileyiciydi film..
Şans eseri Janet Frame, ilk hastaneye yatırıldığında (1945, Bayan Frame 21 yaşındaydı) oldukça yaygın bir prosedür olan lobotomi olmadı. Dunedin'deki Seacliff Hastanesinin baş cerrahı hastanede yazdığı yapıtları okumuştu ve şu kararı almıştı: 'olduğun gibi kalmalısın. Senin değiştirilmeni istemiyorum'. Hastanedeki yapıtı ('The Lagoon') yayınlandı ve Yeni Zelanda'nın en büyük edebiyat ödülünü kazandı.
Time dergisinin bir zamanlar 'bu yüzyılın en büyük yazarı' olarak adlandırdığı Bayan Frame dünyaya üç ciltlik otobiyografisinin yanı sıra 11 roman ve düzinelerce şiir ve öykü vermiştir.