İtalya gezisi sırasında Slovenya'ya da bir gezi vardı. Biz de katıldık ama o kadar para alıp, onca yolu gidip orada 3 saatten daha az kaldığımız için memnun kalmadım. İşte turların kötü tarafı bu. Eğer kendimiz gitseydik doya doya gezerdik. Ama neyse... Burada
gezdiğimiz kadar anlatacağım ben de. Yolumuz 3 saate yakın sürdü. Ama etrafı seyretmekte güzel.
Özellikle Alp Dağlarını bu kadar yakından görmek güzeldi...
Gideceğimiz yer Slovenya 'nın başkenti Ljubljana idi. Ama ilk olarak buraya yakın Bled Gölüydü. Gerçekten güzel , pırıl pırıl bir yerdi. 4o dakika gibi burada gezdik.
Rehberimiz yazın burada göle girenler olduğundan bahsetti. Oldukça kalabalık bir yerdi. Dolu otel vardı. Bled Gölü Slovenya'nın Triglav Milli Parkının içinde bulunuyor. Gölün içinde ayrıca kilisesi olan bir adacık vardı. Bu kiliseye gelen ziyaretçiler iyi şans dilemek için sık sık çanlarını çalarlarmış..
Bled Gölünde ki ada 99 basamakmış. Burada evlenenler de ki gelenek , gelini sessiz kaldığı sürece kocanın bu basamakların en üstüne taşımasıymış..
Gölün etrafında kafeler, kestane satıcıları, sıcak şarap evleri vardı. Ayrıca meşhur Sloven tatlısı olan Krem Rezina'nın en güzel yapıldığı yer burasıymış. Bizim fazla vaktimiz olmadığından
bir yerde oturup bu tatlıyı tadamadık.
Bu gölden istemeyerek te olsa ayrılıp başkente doğru yola çıktık.. Yaklaşık 15 yıl önce Yugoslavya'dan ayrılma kararı alan Slovenya şimdi bir Avrupa Birliği Ülkesi ..Ana merkez yeni yıl nedeniyle oldukça süslüydü. Bana küçük ama oldukça sevimli bir yer geldi. Her yer tertemizdi..
Kendimizi meşhur Preseren Meydanında buluyoruz. Slovenyalılar Aralık ayını ‘Mutlu Aralık’ (Happy December) olarak kutluyor. Herkes meydanlara kurulan sahneler etrafındaki alanlarda toplanmaya başlamıştı. Yılbaşı telaşını Venedikten çok burada hissettik..
Köprülerde bulunan kilitler burada da çok vardı. Özellikle şu yukarıdakiler çok değişikti..
Merkezde Slovenyalı şair
France Preseren’in heykeli bulunuyor..
France Preseren’in heykeli bulunuyor..
Preseren Meydanı
olarak adlandırılan yerde; şairin heykeli,
karşısındaki binanın duvarı üzerinde duran bir
kabartmayı seyrediyor, çünkü burada kavuşamadığı
büyük aşkı Julija var.
olarak adlandırılan yerde; şairin heykeli,
karşısındaki binanın duvarı üzerinde duran bir
kabartmayı seyrediyor, çünkü burada kavuşamadığı
büyük aşkı Julija var.
Şair sevgilisi Julija Primic'a şiirler okurmuş sağlığında. France Preseren romantik şiirin öncülerinden.
49 yaşında ölen şair Sonetri Verek adlı ünlü sonesini sevgilisine adamış..Birbirine kavuşamayan
sevgililer bu meydanda da uzaktan birbirine bakmaktadır.
Dediğim gibi tam 31 aralıkta gidince etrafta tatlı bir telaş vardı. Vitrinler süslü, meydan
süslü, insanlar daha gündüzden öbek öbek toplanmış, ayakta birşeyler yiyerek ve içerek sohpet ediyorlardı.
Şehri ikiye bölen ırmağın üzerinde çok güzel köprüler var. Biz özellikle Dragon köprüsü üzerindeki Dragon heykellerine bayıldık. Hava oldukça soğuktu. Pelin'in de hasta olduğu ilk gündü , yine de hasta hasta bizimle gezdi ya, kızımla biz heryere gideriz :)
Keşke burada daha fazla zaman geçirseydik diyorum. Kısa süre burada kalsakta çok beğendim. Kışın bu kadar güzel bir etki bıraktıysa baharda nasıl olur diye düşünüyorum. Galiba seramikleri de ünlü. Birçok dükkanda seramik ürünler vardı. Zamanımız doluyor telaşıyla fazla bakamadık. İçim kaldı yani ...
Biz de İtalya gezimizde Slovenya'ya uğramıştık. Daha doğrusu dönüş uçağımız Slovenya'dan kalktığı için 3-4 saat erken gidip oralarda da dolaşmıştık. Oraları görüp çok hoşuma gidince tur rehberine neden bu kadar güzel yere kısacık süre ayırdık diye biraz homurdanmıştım. O da Slovenya'nın zaten çok küçük olduğunu, daha fazla zamanımız olsa bile gezecek daha fazla bir yer olmadığını, o yüzden organizasyonu bu şekilde yaptıklarını söylemişti. Beni yatıştırmak için mi öyle demişti acaba, bugün bile hala şüphedeyim :)
YanıtlaSilaynı şeyler neredeyse yaşamışız. ama ben
Silgittiğim birçok yer için çok küçük , 2 gün yeter dendiğini
biliyorum. herkesin gezme anlayışı farklı..ben küçükte olsa çok şey bulabiliyorum
orası ile ilgili..
Slovenya'yi merak ediyorum bende. Tatlisini da merak ettim :)
YanıtlaSilbir gün gidersiniz belki didem :)
Silşimdi hemen arkadan yorum yapmayı samimiyetsizlik olarak algılamazsın umarım. veronika ölmek istiyor adlı romanda olay örgüsü Ljubljana'da geçiyordu yanılmıyorsam.hani bir gün avrupayı gezme fırsatım olursa bu gezi yazıların vazgeçilmez referansım olacak :)
YanıtlaSiltabi ki anlamam. kitabı okumuştum , şimdi baktım da
YanıtlaSilgerçekten Bosna ve Slovenya’da geçiyormuş. dediğin gibi yolculukları
ait oldukları kitaplarla gezmek, yeniden okumak değişik birşey.
hatırlattığın için teşekkürler..
buket projeden mancanın ülkesi... projemizin irtibat semineri fotoğraflarını görmüştüm..gizemli küçük bir ülke ... o geziden son anda vazgeçmiştim....
YanıtlaSilbalkanların en batıdakiülkesi adriatik lıyısında...oraya bir gezi yapalım...
kadir
aaa yorumun geldi bak :))
Silaaaa görülür yau.
YanıtlaSilnot aldım.
:)
Çok güzel bir yermiş. Ama haklısın baharda eminim daha da güzeldir. Yeni yıl telaşının Venedik ten daha fazla olması ilginç geldi.
YanıtlaSilbuketcim, rüya gibi bir tatil olmuş yine...
YanıtlaSilInternette Slovenya seyahatlerini araştırırken düştüm buraya..Gerçekten çok kısa olmuş ama resimler çok hoş. Bloğunuzun yeni takip.isiyim..
YanıtlaSilİtalya'ya kaç kere gittim Slovenya'ya uğrama şansım olmadı ama o kadar güzelmiş ki bir dahakine kesin gitmek istiyorum bu kente :) turlarla gidip uzun süre kalamamak sıkıntılı oluyor ama bu kısa sürede çok güzel kareler çekmişsin Buket'cim okurken de inanılmaz keyif aldım satırlarından...
YanıtlaSilLjubljana. Hayran kalmamak mümkün değil gerçekten. Kısıtlı bir zamanınız olması üzücü. France Preseren’in hikayesine ise bayıldım :)
YanıtlaSil