18 Ocak 2014 Cumartesi

Sait Faik ve Paris

                                   

                   Sait  Faik'in  üç  Fransa  yolculuğu  vardır.  İlkinde  öğrenim  yapmak  için  gittiği  Grenoble ' da  kalmış,  ikincisinde  Paris'e  diye  yola  çıkıp  Marsilya 'dan  geri  dönmüş,  üçüncüsündeyse  ,  ölmeden  az  önce  tedavi  amacıyla  gittiği  Paris'te  beş gün  zor  dayanabilmiştir.  Bunları  Cahit  Irgat  anılarında  yazmış.  Sait Faik'i  Paris'te  sanırken  bir de bakar ki,  Balık  Pazarında  bir  meyhanede oturmuş  içmekte.  Şaşırmış  elbette  ''  Sait  ne  çabuk döndün  yahu? ''  diye  sormuş.   Alemdağında  Var  Bir  Yılan '  da  anlattığı  ' kavun acısı'  yalnızlığının içinden  konuşmaktadır  Sait Faik.  ''  S... mışım  ulan  Paris'in  içine! ''   diye  bağırır  kadehinden  bir  yudum  almadan  önce , ' oh be  dünya varmış'  ..  Ve  bir  dikişte  içer,  çok  değil  bir  kaç ay  sonra sirozdan  ölecektir...  44  yaşında  ve  bir rum delikanlısının  ,  öykülerinde  '  panço '  diye  seslendiği  Beykozlu  laternacının  oğlunun  aşkından  kahrolarak.
                                    Ben de  bunları  Nedim  Gürsel'in  Paris Yazıları'nda  okudum..

                                     


                      Sait  Faik  Fransa dayken  Marsilya'yı  Grenoble' u  hatta  Paris'i   anlatan  öyküler  yazmış. Doğrudan  olmasada  Fransız  yazınından ,  özellikle   Andre Gide' in  ahlak  anlayışından  etkilenmiş.  Yazar ,  1948  yılında   Lüzumsuz  Adam' ı  yayınlar.  Aynı yıl sağlık  sorunları  başlar,  doktor  arkadaşı Fikret Ürgüp  onu  muayene  eder,  karaciğerinde  büyüme  vardır,  siroz  olmuştur.  İçkiyi  bırakması  gerekmektedir.  1951  yılında  Paris'e  gider.  Pariste ki  doktorlar  ameliyat  olmasını  söyleyince  ameliyattan  sağ  çıkamama  korkusu  nedeniyle  tedaviden  vazgeçer  ve  İstanbul'a  geri  döner.  Ama  hastalığı  sırasında  önemli  kitapları  yayınlanır.  
23  Ocak  1953  yılında  tekrar  Paris'e  gidebilmek  için  pasaport  alır  ama  bunu  hiç  kullanamaz.  Ölümünden  kısa bir  süre önce  Burgaz Ada 'da  Nurullah  Ataç'la  karşılaşır,  onu  hiç  iyi  görmemiştir.  
Bir  çok yazar , sanatçı  gibi Sait Faik'in de Paris'le  böyle bir  ilişkisi  olmuştur..





                             

12 yorum:

  1. İstanbul'un şimdiki halini görseydi Paris'e hayran kalabilirdi bence...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. değil mi:)
      ama o yıllarda da ayrı bir yeri olmalı..

      Sil
  2. Bu gün Burhazadadında Sait Faiki ebinde ziyaret ettim . Sen de Sait Faikten sözettin ... Rastlantı işte

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. :))
      ne kadar güzel. 2 sene önceki yazdı galiba, biz de gitmiştik ama
      evi halka açık değildi. oldukça da virandı. bugünde ne güzel bir hava vardı. onun
      sevdiği balıkçıları, balıkçı kedilerini, martıları bile görmüşündür şimdi sen colette..

      Sil
  3. Telefondan yazıyorum yazım yanlışı yapmış olabilirim :(

    YanıtlaSil
  4. oleeey çok heyecanlandım bak.

    cahit ırgat okudum da hatırlamadım.

    nedim gürseli hep okuyom yaaa.

    sait faik beykozlu rum delikanlı bunu bilmiyodum ya da unutmuş da olabilirim.
    sait faikte bu tür bir eğilim var mıydı ya hatırlamadım bunu da.

    edebiyatçı anıları okumaya bayılıyorum biliyo musun.

    demir özlü anıları da böle istanbul berlin isveç filan.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. inanmazsın ama geçen hafta yaptığımız gezi de demir özlü bana eşlik etti. Amsterdam
      gezi notlarını okudum. ben de çok seviyorum yazarların gözünden şehirleri. yeni enis batur berlin
      kitabını aldım ama berline gitmek üzereyken okuyacağım..

      Sil
  5. bak bu arada aklıma ne geldi bak.
    1950 ler 60 lar 70 ler ile ilgili anı çok sayılır.
    bak adalet ağaoğlu anıları çok iyi bu yönden.

    ama bak günümüzün edebiyatçı mekanları ile ilgili kitap yok biliyor musun.
    günümüzün yazarlarının istanbul paris londra yaşamları buluşmaları filan yok.

    bak can yüzelin anılarını okudum bi yerde.
    bülent ecevit ile ikisi londrada filan. bi de yanlarında vedat türkali.

    :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. A.Ağaoğlu ne güzel yazmıştır anılarını değil mi. can yücel'i okumadım ama..

      Sil
  6. Ben de bu bilgileri A'dan Z'ye Sait Faik kitabından öğrenmiştim, neler var hayatlarında daha bilmediğimiz, kimbilir:)
    Bu arada nedim Gürsel'in Paris yazıları kitabını da merak ediyorum, nasıl? gerçi yazarı çok sevdiğim için o ne yazsa güzel yazar diyorum;)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. evet ben de sende gördüm o kitabı ve çok merak ettim. hemen not ettim kenara :)

      Sil
  7. vakti zamanın enteresan kişiliklerindemiş , ben severim , hatta çok severim...

    YanıtlaSil

Cuma Gelmiş!

                     Bir cuma akşamı daha birlikteyiz. Kasım geldi geçiyor bile. Her cuma ne ara bitti bu hafta diyorum, koca bir girdaba gi...