20 Aralık 2019 Cuma

Cuma Şükür Günü


           Cuma geldi şükürler olsun; hayata, acısı tatlısıyla günlere, her sorunsuz nefes alışımıza, sabah yataktan kalkışımıza güne başlayışımıza, ailemiz, arkadaşlarımızla geçen günlerimize. Güzel yönlerini görmek istiyorum hayatın, ağladığım, bunaldığım günleri hatırlamak istemiyorum tabi ki benim de çok bunaldığım bir zaman dilimi ama neşeye odaklanmak istiyorum. Canımı sıkan bir dolu şey var şu sıralar, dibi bulduğum ve kendimi çaresiz hissettiğim. 
Yine de güzel anlar yaşadım, yine de sağlıklıyım diyorum kendime. Ben böyleyim işte diyorum bazen neşeli bazen karamsar çoğu zamanda oyuncu. Daha da batmamak için kendine küçük kandırmacalar icat etmiş biri. 
Gökhan Özcan şöyle yazmış dün çok sevdim;
''Herkesin önemli olmak adına büyük bir telaşla yapmaya çalıştığı şeyler, herkesi herkese benzettiği için insanları sadece aynılaştırıyor, dolayısıyla da önemsizleştiriyor. Kendi anlamımızı bulmakla, kendi dilimizi konuşmakla, kendi içimizdeki güzellikleri keşfetmekle dünyaya yeni bir şeyler katabiliriz ancak. Kendimiz olmadan, herkesin yaptığını herkesin yaptığı gibi yapmakla kapıldığımız aynılaşma girdabından çıkamaz, önemli insanlar olamayız.''


Beni mutlu edenlerden biri bir şeyler pişirmek, evin içinin pişirdiklerimle kokması, sonrasında kendime bir bardak çay yapmam ya da keskin bir kahve. 
Bu hafta sonu çok mutluydum şükürler olsun çünkü bizim kızlarla erken yeni yıl kahvaltısı yaptık. Sonrasında da bolca muhabbet. Hepimizin ümitleri, sevinçleri, üzüldükleri var ve her seferinde bunları konuşuyoruz uzun uzun. Bazen gözlerimiz doluyor bazen kahkahalar kaplıyor her yeri.


Manzaramızın ve kahvemizin güzelliği...


                                  Sabah uyandığımda odamın camını açıyorum hemen. Kiraz ağacıma merhaba diyorum ve diğer ağaçlarıma bakıyorum. Her seferin de şükrediyorum nasıl güzel bir yerde yaşıyorum diye.
          “Bir pencere yeter bana bir tek pencere
Bilince ve bakışa ve suskunluğa
          İşte öylesine boy atmış ki ceviz fidanı
                               Anlatabilir artık genç yapraklarına tüm bir duvarı..                        Ah canım Furüğ'um...


Bahçem de aralıkta olmamıza rağmen uzun sürmüş güzün etkisi var hala. Renklerim güzelliğine bakıp şükretmemek nasıl büyük bir hata..


İyi ki ekmişim şu japon akçaağacımı bir zamanlar. Çok büyümese de en güzel renginde şu an. Her eve gelişimizde arka bahçeye geçip ona bakıyorum.



Okulda bir çok taş boyadık bu hafta..


                       Sevdiklerime yeni yıl paketi hazırladım, hediyeleşmek sünnettir diyerek buna çok önem veriyorum. Belki de en sevdiklerimden biri hediye vermek..



Fihi Mafih eserinde Mevlana'da şöyle diyerek bitiriyorum cuma yazımı;
“İnsan acı çeker, ısrar eder ve talep eder. Yüz binlerce dünyaya sahip olsa da huzur bulamaz. İnsan kılı kırk yarar. bir biçimde her türlü işle ve zanaatla uğraşır; çok çeşitli görevlerle kendisini meşgul eder. Arzu ettiği arzu nesnelerine ulaşamadığı için astronomi ve tıp alanlarını öğrenir. Normalde insan sevdiğine ‘kalbimin huzuru’ der. Hal bu olunca insan, başka bir şeyde nasıl rahat ve huzur bulur. Bütün bu zevkler ve meşguliyetlerin hepsi merdiven gibidir. Çünkü insan merdivenin basamaklarına yerleşip yaşamaya kalkışmaz, geçicidir oraları; ne mutlu ona ki, bu gerçeğin farkına varmak için yeterince erken uyanır. Böyle biri için uzun yol kısalır ve hayatını merdiven basamaklarında boşuna harcamaz.”



22 yorum:

  1. Şiirler, yazılar, bakış açıları... Aynı yön ama her birimizin anlamlandırması farklı. Hediye vermek çok güzel bugün bir iki hediye bakacağım farklı olmalı anlamlı olmalı üzerinde düşünülecek bulamayınca klasik hediyeler seçilecek. Yazınız çok beğendim. Sevgiler iyi yıllar.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. çok teşekkür ederim beğenize. Dediğiniz gibi aynı şeye bakar, aynı yazıyı
      okur, aynı olayları yaşar belki insan ama kardeş bile olsa herkesin
      tepkisi, anlam bulması farklı olur. Önemli olan belki de kendimize
      çokta anlam bulmamamız, dediğimiz yalnızca benim demememiz,
      diğerine de önem vermemiz ama bunu başarmakta çok zor.

      Sil
  2. Ah Pelin, güzel Cumalar!
    Fotoğraflarındaki ufacık ayrıntılar beni alıp çocukluğuma götürdü. Ananemin haşhaşlı çöreğine, yılbaşı yaklaştıkça masadan eksik edilmeyen Kokina çiçeğine, yazlar boyu boyadığımız taşlara.. Tüm renklerinle sen, iyi ki varsın. Dün benim için de çok zorlayıcı bir gündü ama bu sabah, ne bileyim, keyifle uyandım, keyifle de devam edeceğim bu Cuma gününe. Dışta değil çünkü mutluluk ve huzur, insanın içinde!

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Geçmişe ben de çok gidiyorum ve öyle çok özlüyorum ki bazı şeyleri. şimdiyi de
      çok özleyeceğim ileri de onu da biliyorum ve çok sarılıyorum bu güne.
      ama çoğu şey de imkan vermiyor günü mutlu yaşamaya. nasıl bir döngü
      bu bilmem. ama iyi ki blog ve arkadaşlar var diyorum. paylaşıyoruz
      birşeyleri, ne güzel..

      Sil
  3. Cuma'dan yeni beklentim yazıların oluyor. (:

    YanıtlaSil
  4. Günümü aydınlattın <3 Kahvaltımı yaptım, azıcık kahvem kaldı biraz blog okumak istedim, çünkü blog arkadaşlarıma çok zaman ayıramadım, ilk senin yazın çıktı karşıma, tevafuk bu olsa gerek, tam da duymak istediklerim, duyunca bana iyi gelecek şeyler çıktı karşıma. Çok da sevindim, bil istedim.

    Oluyor öyle, ben de diyorum bazen olmayacak herhalde, daha iyi duruma gelemeyecek işler. Ama bir şekilde güzel olanı görmeye çalışıyorum. Çünkü şükretmezsem daha kötüye gider diye düşünüyorum. Çok şükür ki, sağlıklıyız değil mi ama. Herşey geçiyor ne de olsa.

    İlk alıntını çok sevdim, günümüz insanoğlu çabasını hatırlattı. O telaşa inat, elimden geldiğince yavaş olmaya çalışıyorum. Yoksa telaş kalp çarpıntısı yapıyor, o da beni kendimden uzaklaştırıyor. Kime göre önemli olmak zaten değil mi ama :) Yapıp ettiklerinden insanın için huzurla uyusun yeter de artar zaten.

    Çok uzattım, ama çok sevdim Cuma yazını. Mutlu haftasonları!

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. ah çok sevindim ezgi, böyle derdine ortak insanları okuyunca
      mutlu oluyorum. iyi ki var şu blog diyorum. çünkü youtube, instagram
      gibi değil buralar. zaman ve duygu sömürüsü daha az geliyor, kendin
      gibi olanlar var, uzun uzun yazı okuyanlar var, hayatı yavaşlatmak isteyenler var hatta
      demode bile olduk çoktan. yine de çok seviyorum blog dünyasını.
      iyi ki varsınız :)

      Sil
  5. Ah o paketlerden biri beni ne kadar mutlu etti anlatamam, bir kez de buradan teşekkür ediyorum, yapan elleriniz dert görmesin...

    YanıtlaSil
  6. Hangimiz farklıyız ki senden. İnsanız, ruhumuzda binbir türlü şey var. Kimisi tatlı kimisi acı. Yemek yaparken bile hem tatlı hem tuzlu hem acı şeyleri bir araya getirip nefis bir şey çıkarıyoruz ortaya. Yaratan da böyle yapmış tabiri caizse. Ruhumuzun hamuruna her histen koymuş öyle mayalamış bizi sonunda insan olmuşuz. Hüzün de bize, coşku da bize. Birisi biraz eksik olsa bozulur tadımız belki de. Şükür en sihirli şey şu hayatta. Her nasılsa hemen iyi geliyor hüzün biraz fazla kaçsa. Zor hayatları düşünmek ve yardım etmeye çalışmak da çok iyi geliyor. Biliyorsun şimdi nerelerdeyim. Türkiye’nin en zor coğrafyasında ben de çok bunalıyorum bazen. Sizin oradaki yaşamınız bana buradan masal diyarı gibi geliyor. Ama burada hiç olmayan yeni bir insanın farkına varıyorum. Sınırlarımı keşfediyorum. Farkındalık da güzel tüm bunların farkında olup düşünecek kadar zamana sahip olmak da güzel belki de. (Esma)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. ne güzel yazdın. orada ki hayat kesimin öyle yararlı olacak ki
      yaşamınıza bunu daha sonra ki yıllar döndüğünüzde anlayacaksın. benim
      4 yılım sinopta geçti ama bildiğin inziva yıllarıydı. eşinin yanında olması büyük
      avantaj. Allah sağlık versin, gerisi geliyor göz açıp kapayana kadar.

      Sil
  7. Gökhan Özcan'ın yazısını çok beğendim. Teşekkür ederim hepsi için. <3

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben de çok seviyorum yazılarını. Hatta bir çok arkadaşa gazete yazılarını
      kesip gönderdim. okuduğum sevdiğim şeyleri hep paylaşmak istiyorum
      herkesle..

      Sil
  8. oh ferah yemek ve doğa fotilerii. ay yakında bahar geliyooooo bişi sıkmaz ki canınıı :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Deeptone bahar gelmesin daha, hem kışı da yaşamadık ben karda
      gezmek, üşümek, lapa lapa yağan karı camdan seyretmek istiyorum !

      Sil
  9. nasıl güzel bir yazı. baştan sona büyük keyifle okudum. alıntılarda harikaydı. çok ufuk açıcı oldu. şükür çok önemli. aldığımız nefesi sağlıkla verebilmek bir büyük nimet. insan grip olup tıkanınca bunu daha iyi idrak ediyor :) aynılaşma konusunu daha ilk derste öğrencilerimle konuştuk. modernite denen şey yerel kültürü tüketti .dünyanın her yerinde. o yüzden dünyanın neresine giderseniz gidin, üç aşağı beş yukarı aynı şekilde giyinen ve benzer şeylerden zevk alan dünyalı bir nesil olduk. yerel kültürler artık müzelik ayrıntılar haline geldi. çeşitlilik zenginliktir. dayatılan popüler kültür unsurlarına mecbur olmadığımızı fark edince fark yaratacağız bence :)) sevgiler

    YanıtlaSil
  10. O güzel pencereyi açıpta bir oh çektiysen, kahveni yudumlarken yanında dost yüzler varsa...her şey halloluyor, inceden giriyor içeri mutluluk :) Hayırlı cumalar ve mutlu yıllar şimdiden :)

    YanıtlaSil
  11. Her zaman olduğu gibi içim ısındı okurken. Şahane bir yıl daha diliyorum size/hepimize...

    YanıtlaSil

Cuma Gelmiş!

                     Bir cuma akşamı daha birlikteyiz. Kasım geldi geçiyor bile. Her cuma ne ara bitti bu hafta diyorum, koca bir girdaba gi...