Bugün cuma!
Bugün ara tatil başlıyor!
Bugün çok sevinçliyim!
Tam 9 günlük ara tatilimiz başlıyor. Birinci dönemin ortasına geldik, ha gayret! Milli Eğitim öğretmenlere ara tatilin online eğitim olacağını son anda bildirince bir yerlere gitmek için plan yapamadık. Aslında bu mevsimde hem de böylesine uzun tatilde yurt dışına gitmek ne iyi olurdu. Neyse bizde yakın çevreye bir bakacağız.
Geçen haftasonu öğretmen arkadaşlarla bizde oturduk, sohbet ettik, yedik içtik, eğitim sisteminin altından girdik üstünden çıktık :)
Geçen günlerde instagramda sinema haberlerini takip ettiğim bir sayfa Mubi'de oynayan The Substance ( Cevher ) filmini anlatmış, bazı klasik filmlere de ( The Shining, Psycho, Carrie, The Fly ) göndermeler yaptığını yazmıştı. Filmde ki sahnelerin tahammülü zor sahneler diye yazınca bende yorum olarak ' çok lazımdı böyle filmler, her gün dehşeti yaşadığımız bir dünyada ' diye yazdım. Gerçekten de onca benzer filmler çok seyretmişindir; sinema sanatı sonuçta her konuyu işleyebilir, özgür bırakılmalı, sanat böyle bir şey engellenemez diye düşünürken artık kötülüğü gösteren hiçbirşeye tahammülüm yok. Yaş ilerledikçe iyice tutucu oldum işte ne yapayım.
Sonuçta ortaya fikrimi koymuştum, beğenen beğenmeyen olabilir ama şu sosyal mecrada hemen yargısız infazlar geliyor. Bana da hemen biri şöyle yazdı;
''He kurban bilmem ne köyünde yiğenine kızına tecavüz eden kişi de zaten bu filmleri izliyordu. Çiçeğini sula sen zikrini çek işine bak!
Bana bunu yazana bakayım dedim 30 yaşında bir belgesel çekerek trt ödülü kazanmış bir kadın. Çok şaşırdım bu söylemine. Bende ona;
''sizde sanatınızla ne kadar güzel insansınız '' diye yazıp alkış koydum sonuna. O da bana hemen cevabı yapıştırdı;
''ben güzel insanım demedim. Azıcık mantıklı düşün ve konuş.''
Devam eden ağız dalaşına kendimi sokmamak için sustum. Başka insanlarda olaya dahil oldu, birisi şöyle yazdı bu kadına;
''neden bu kadar saldırgan bir dil kullandınız ? Hanımefendi kötü bir şey söylememiş, hakaret etmemiş, karşısındakini rencide etmemiş.. sadece fikrini söylemiş. Şu üsttenci dilin çirkinliğinden ben utandım yahu.
Bu sefer ona şöyle yazdı;
''bu tür yorumlardan günde 937646 kere görüyorum. Sanat sadece çiçek böcek kırlı bahçe değil. İbret alınsın diye yapılıyor örnek alınsın diye değil. Siz toplumu simgeliyorsunuz bu tür anlatıların önü tıkanıyor. Zaten girişte sinopsis denilen yazıyla ne izleyeceğini gösteriyor ve fragman var izlemezsiniz olur biter! sen kızılcık şerbetini izle boş ver böyle filmleri
Böyle uzayıp gitti olay. Niye anlattım bunu. Bunları yazan insanın bir belgesel çekip ödül olan bir nevi sanatçı aydın olması. Mesele sinema nedir ne değildir tartışması değil. Bana bir şey kanıtlamak zorunda değil ama benim gibi basit bir vatandaşa tepeden bir bakış. Belli ki profilime girdi baktı; örgüler, saksı saksı çiçekler, kurabiye, kekler. ( maşallah zikri de nereden anladıysa ) sonra bu nereden bilecek sanatın anlamını dedi verdi veriştirdi. Üzüldüğüm nokta bu dil. İnsanın birbirine yaptığı bu acımasız küçümseme. O tabi ki daha iyi biliyordur sinopsisi, body horror filmleri. Bize söz düşmez!
Bunun gibi bir aşağılamayı yıllar önce Satantango filmini seyredip burada yazınca biri yazmıştı. Sana düşmez bu tarz filmleri yazmak, sen otur kekini yap demişti.
Yaa arkadaşlar böyle işte, her kavramın tapusu var, her kavram birilerinin tekelinde.
Döneyim ben börtü böceğime :)
Bahçemin renkleri, bereketi, güzelliğine ne demeli!
Fotoğraflar nasıl içimi açtı, iple çekiyorum cuma yazılarını.
YanıtlaSilDiğer konu ile ilgili de, fikir ayrılıkları hep vardı ama nefret dili, tahammülsüzlük, şiddet artık daha sık görülüyor toplumumuzda. Sosyal çürüme, ekonomik zorluklar, zayıflattı içinde yaşadığımız toplumu. Nasıl geri dönülür bilmiyorum. İnsanlar sosyal medyada daha pervasız, daha acımasız. Mubi izleyip örgü örmek, kitap kurdu olup kek yapmak neden aykırı şeyler olsun. Asıl bunların hepsi olunca mutlu oluyor insan. Bunu anlamayan da huzursuz, eleştirel. Bilmiyorum, benim de içimi dökesim var galiba :)
Hoşgeldiniz !
SilNe yazık ki nekadar kendimizi geliştirmeye çalışsak da bencillik ve çok bilmişlik
önde gidiyor. Sanat aslında insanı insan yapar. Bana bunlar yazıldığında
yazan kişiyi daha farklı düşünmüştüm. Kimdir bu deyip baktığımda çok şaşırdım.
Bildiğin bir belgesel çekip trt ödülü kazanmış bir kadın. Çok şaşırdım
diline. Çek git çiçeklerini sula demiş. yazık valla aydın dediğimiz insanımız
böyleyse, yazık!
Merhabalar.
YanıtlaSilBu Cuma, 9 günlük ara tatiliniz başladığı için çok neşelisiniz, çok sevinçlisiniz. İnsanın, kendini sevindirecek ve neşelendirecek şeylerle karşılaşması ne güzel! Size iyi tatiller dilerim.
Selam ve saygılarımla.
Tatili kim sevmez :)
SilSabah erken uyanmak yok, uzun uzun kahvaltılar, bol dinlenme, Görülecek
onca yer. Hayali bile güzel!
Ne hoş bir paylaşımdı bu canım..elimdeki boyalar ile de olsa yorum yapmak istedim,resimler harika kuzum yüreğine sağlık..
YanıtlaSilÇok teşekkür ederim bir ses verdin ..
Sil:) Bu film benim de listemde, öne alayım. Hanımefendinin uslubunu sevmedim. Cevherle ilgili yazınızı kaçırdım herhalde burada göremedim
YanıtlaSilHayır filmle ilgili bir yazı yazmadım. Yazıyı instagramda takip ettiğim birinde okudum ben oraya yorum yazdım. Filmle ilgili tahammülünüzü zorlayacak
Sildiye yazınca dayanamadım yazdım. İzlemek de istemiyorum artık
sınır ötesi vahşet sahnelerini. Sanatsa sanat benim için artık anlamsız bu tarz.
Ara tatil bu ay mı oluyor? Eskiden Ocak ayında olurdu, 15 tatil derdik, yarıyıl karnesi alınırdı. O yüzden merak ettim doğrusu, aynı şeyden mi bahsediyoruz? Yine de sana güzel bir tatil ve bolca dinlenme diliyorum.
YanıtlaSilDiğer bir konuya gelince, günümüzde insanların birbirine sürekli cevap yetiştirmesi ve kırıcı bir üslubun yaygınlaşması çok dikkat çekici. Özellikle sosyal medya etkileşimlerinde bunu sıkça görüyorum. Bu yüzden genelde yorum yapmamayı, düşüncelerimi kendime saklamayı tercih ediyorum.
O tatil sömestr evet aslında ara tatil deniyor ama bu bir kaç yıldır 1 haftalık
Silkısa bir mola. şubat tatili de iki hafta oluyor.
Ben de sinema sayfasına böyle bir yorum yazınca birileri bana yazacaklarını biliyordum ama beni şaşırtan sanatla uğraşan bir insanın böyle bir üslup
kullanması.
Fotoğraflar harika. Bahsettiğiniz konu ise çok can sıkıcı. Maalesef sosyal medyadaki bu linç kültürü yüzünden gerçek hayatta da nezaketi yok sayabiliyor insanlar. Geçenlerde bir yazıda okumuştum; "tersine evrim" İnsanların sosyal medyada birbirlerini bu kadar kolay linç edebilmeleri, eski çağlarda insanların orta yerde taşlanmasına ne kadar benziyor. Ve üzücü olan şey ise belgesel çekerek trt ödülü almış biri bunu yapıyor. Tersten bakarsak, bir zamanlar kullanılan Türkçe ve uslûp ile örnek alınan trt'nin geldiği nokta içler acısı. Böyle insanlara ödül verilmesi çok büyük haksızlık.
YanıtlaSilNeyse ki bu sivri dilli insanlar bloglardan uzaklaştılar, buna sevinebiliriz :) Blogu ilk açtığım yıllarda yazıları aşağılayan, küçümseyen, kavgacı dille yorum yazanlar vardı, çok üzülürdüm. Umarım devirleri son erer ve kendilerine çeki düzen vermek zorunda kalırlar.
Sevgiler 🌺
Çok haklısın tersine evrim kesinlikle. Benzer linçler oluyor ama farklı şekillerde. Nezaket artık hiç yok toplumda bunu gördükçe kahroluyorum. Gittikçe
Silyozlaşan insanlar nereye varacak bu bilmiyorum.
Sosyal medyanın her türü, farklı derecede de olsa, insanları saldırgan ifadeler kullanmaya itiyor sanki. Üstten bakışlar, kestirip atmalar, çok bilmişlikler...
YanıtlaSilKarşılıklı otursanız söylenmeyecek sözler böyle mecralarda kolayca yumurtlanıyor. Tuhaf zamanlarda yaşıyoruz, bakalım buralardan nereye evrileceğiz?
Bende merak ediyorum nereye varacak bu yozlaşma. Her dönem bir şeyleri
Silkaybediyoruz. İnsanca yaşamayı, nezaketi, kibarlığı, görgüyü, güzel konuşmayı. Gençlerin diline şahit oluyorsundur. çok üzülüyorum çok..
Merhaba, ben cuma yazılarınızı keyifle okuyan sessiz bir okurunuzum. Bu hafta bir film sayfasına yaptığınız yorum sonrası yaşadıklarınız beni ses vermeye itti. "sinema sanatı sonuçta her konuyu işleyebilir, özgür bırakılmalı, sanat böyle bir şey engellenemez" ben hala bu görüşe yakın bir konumda olmakla birlikte "çok lazımdı böyle filmler, her gün dehşeti yaşadığımız bir dünyada" görüşünüzün, izleyen okuyan düşünen dünyaya kendine topluma dair bakışını her daim yeniden şekillendirmeye çalışan insana, yeni bir tartışma zemini açtığını düşünüyorum. Size cevap yazan kişinin üslubu hoş değil ve dediğiniz gibi çalıştığı alanı göz önüne aldığımızda daha da şaşırtıcı. "Her kavramın tapusu var" sözünüze ise bayıldım:)). H.
YanıtlaSilHoşgeldiniz H.
SilSiz işte ne güzel yazdıklarıma karşılık verdiniz. Benim rahatsız olduğum şey yazdığım cümlenin haklı olup olmaması değil de insanların bir anda birbirinin üstüne çullanması. Hem de kötü bir üslupla.
Çok teşekkür ederim bloguma gelip okuyor, beğeniyorsunuz. Her blog misafirini çok değerli buluyorum. Ara ara ses verin :)
cevher bu yılın en iyilerinden :) rebel ridge de iyilerden :) sende en keyifliler doğa ve sofra fotileri :)
YanıtlaSilCevher'in çok abartıldığını ve fazla reklamla algı bombardımanı yaptıklarını söyleyenler de var. Seyreder miyim bilmiyorum.
SilPaterson filmini Millet Kıraathanesi'nde konu olunca not alıp izlemiştim. Filmde kadının yemek pişirmek konusundaki sonsuz özgürlüğü ve adamın sessizce buna uyum sağlaması aklımda kalmış en çok:))) hatta bir seferinde kusacak gibi olduğu halde yine de yemeye çalışıyordu garibim. Durağan bir film. İyi tatiller.
YanıtlaSilKadının renkli haline karşılık adamın onca sadeliği aklımda benimde. Fatma Hanım hatta karı kocanın ilişkisi bile tartışılır diye yazmış yazısında. Durağan
Silfilmler çok fazla anlam barındırıyor aslında. Artık çok devinimli filmler
çok canımı sıkıyor. Tam benlik filmdi bu da.
Bende böyle düşündüğüm için fikirlerimin ve işlerimin tam arkasındayım. Kimseye de kendimi ispatlama derdim yok, hatta demin otobüste örgü ören bir erkek paylaştım instagramda. Dünyayı örgü kurtaracak :) Örgü örün hepiniz de sinirleriniz yatışsın dedim :)
YanıtlaSilSenin börtü böceğin, aşağlık komplekslerinden bir türlü arınamamış kendini bilmezlerin, kendilerini ezberler üzerinden ve üstenci bir bakışla tanımlama gayretlerinden çok çokkkk daha güzel. Konuyu güzel bağlamışsın zaten, özgüven buna derim ben. Bildiğin yolda devam yani, o ukalalar birbirileriyle yarışabilirler... de, o soğuk nevale, çok bilmiş haller aklı başında okurlara nasıl gelir acaba!
YanıtlaSilÖyle artık yapacak bir şey yok. Beni de çektiler bu sanal dünyada ki kavganın içine. Geçen yazda şezlong kavgası yapmaya çalıştı bir kadın. Sustum, topladım çantamı başka yere gittim. Olanları duysan ağzının payını verseydin derdin. Ama
Sildışarıdan bir gözle gördüm bizi, iki kadın bir şezlongun başında vıdı vıdı. -ki şezlongta ben olmama rağmen- sonrasında kadın çıkardı kitabını
okumaya başladı. Bu örnekleri görünce daha çok üzülüyorum. kitap okuyan, film çeken insanlar...
Tatiliniz güzel geçsin arkadaşım.
YanıtlaSilBir zamanlar korku filmi çok izlerdim ama bu yıllarda pek izleyemiyorum bende. Takma kafanı yorumlara geç gitsin.
Hurmalar ve çocukların elinden çıkan muhallebilerde çok güzel.
Sevgiler, Saygılar.
Çok teşekkür ederim..
SilMis gibi bir sonbahar postu, fotoğraflara bakarken içim açıldı huzurlu hissettim. ^_^ Bu arada kısmen o çevrenin içinde bulunmuş biri olarak şunu söyleyebilirim ki bakmayın ödül aldıklarına falan. Abartılı söylemler, iletişim kurdukları kişiler ve networkleri sayesinde pek çoğu o camiada tutunabiliyor. Hoş ama içi boş o kadar çok insan dolaşıyor ki sosyal medyada, üstünden atlayıp birdir bir oynayarak istediğimiz gönderilere ulaşmaya çalışıyoruz. Ayrıca nakış çok tatlı, azıcık sabrım olsa da başlayabilsem diye düşündüğüm yegane şeylerden ^_^
YanıtlaSilÇok teşekkür ederim güzel yorumunuz için..
Sil