Bu cumaya da ulaştık çok şükür. Nisan başladı, bahar gelmeye başladı, havalar ısınacak ve güzel günler yaşayacağız kısmet olursa. Nisan ayların en zalimi değil bence, en tatlısı. Çok soğuk da değil çok sıcak da. Ağaçlar bahar açıyor, yeşil gözümüzü doldurmaya başladı bile. Biz köyde sobayı yakmaya devam ediyoruz, evde de geceleri kalorifer yanıyor. Ramazanın ortasına geldik bile. Oruç tutmak için en ideal aylardan biri. Yorulmadan, acıkmadan, susamadan saatler nasıl geçti anlamıyorum bile. İnternette tüm doktorlar artık vücudu belli bir süre aç bırakmanın, aralıklı oruç tutmanın önemine çokca değiniyor. Biz müslümanlar zaten asırlardır bunu uyguluyoruz.
Haftasonu bağ evimize gidip birşeyler yapamadık ama balkonumda ki ortancaları tekrar elden geçirdim. Topraklarını yenileyerek küçük fidelere bölüp tekrar ektim. Balkonum kış aylarında atıl durumda. Artık hava durumuna bakıp bayrama doğru tam bir temizlik yapmayı düşünüyorum.
Cumartesi pazar hiç evden çıkmadan dinlendim çünkü grip olmuştum. Evde zaman hızlı geçiyor, biraz kitap okuma, film seyretme, örgü nakış derken akşam gelivermiş bile.
Wilhelm Genazino kitaplarına devam. Bir Kadın, BirEv, Bir Roman okudum bu sefer. Kolay okunan ve akıp giiden bir kitap. Murakami'nin Bir Kediyi terk etmek adlı kitabını ardından okudum. Öyle büyük puntalarla yazılmış ki elime aldığım gibi bitirdi. Bu kitabı niye yazmış bilmem yazar, sanki yayınevleri babanızla ilgili bir kitap yazın bu sıralar çok moda hatta içine bir de kedi hikayesi koyun ki insanları daha çok çeksin denmişte yazılmış gibi. Babasıyal ilgili yüzeysel bilgiler verilmiş, derinliği olmayan bir okuma bence. İlginç olan babası oldukça düzgün yaşamış, çalışkan bir öğretmen. Tek çocuk olmasına rağmen oğlunda olduğunu bulamamış. Hele yazar olunca araları çok uzun süre açılmış ve yıllarca görüşmemişler.
İftar sonrası ne çay içebiliyorum ne kahve. Ama bir gece kahve keyif saatime dönüş yapayım dedim ve bir mola verdim. Çay içmeyi de özledim ama gece içmeyi hiç sevmem. Ramazan sonrası sabah çaylarıma döneceğimi düşünerek mutlu oluyorum.
Haftasonu Moretti filmlerini seyretmeye başladım. Oğul odasını seyretmiştim zamanında, şimdi de Nisan ve Annem filmlerini seyrettim. Annem'i daha güzel buldum, öneririrm.
Bundan sonra ki fotoğraflarım sevdiğim, küçük mutluluklar, hoş süprizler tadında.
Haydi bir bakalım..
Nisan ile en sevdiğim sebzelerden birinin zamanı geldi. Sultani Bezlyesi, kar bezelyesi ya da saccharatum. Kabukları ile yeniyor, genelde zeytinyağlısı yapılıyor. Ama ben kıymalı sıcak yemek olarak yapıyorum.
Leylekleri camlara astık, gerçeklerini bekliyoruz okulda..
Büyük teyzemizi ziyaret ettim geçen gün. 3 katlı apartmanı eskilerden kalma. Apartman içinin güzelliğine bakar mısınız?
Sabahlları okula gitmek üzere arkadaşımı beklediğim durak. Ramazan da otogara yürümüyorum sabahları, öğretmen arkadaşım beni de alıyor bu duraktan beraber köye gidiyoruz. Tam durak yanında yerde bir kalbe rastladım :)
Bir yağmurlu bir güneşli..
Ucu denize çıkan yollara sahip mahallem!
Bir haftayı da geçirdik, iki günlük tatile ulaştık. Mutlu ve huzurlu günlerimiz olması dileğiyle hayırlı cumalar!
Benim "doğada önüme çıkan kalpler" serim için tam olmuş o fotoğraf :))
YanıtlaSilAra ara bana da çıkıyor, görmesini bilene daha çok çıkıyor :)
Silne güzel bir süpriz oluyor gün içinde..
Merhabalar.
YanıtlaSilCumanın hayrı, bereketi, selam ve selameti üzerinize olsun. Nisan ayı girmeden Mart ayı bademleri ve kayısıları dondurdu. Şu anda ne Ankara'da ne de memlekette badem ve kayısı ağaçlarında çiçek kalmadı, tamamını soğuk vurdu. Yandı kül oldu o güzelim çiçeklerim. Nisanın ilk ve son haftası (6-23 Nisan) çok tehlikeliydi, ama bu soğuklar Mart ayının son günlerine denk geldi. Hatta bugün Ankara'nın bazı semtlerine (Sincan) dolu bile yağdı.
Oruç ayı artık kışa doğru devam ediyor. Çalışsam da çalışmasam da orucu hiç aramam. Zamanla insan daha da iyi adapte olabiliyor. Cenab-ı Allah oruçlarınızı, namazlarınızı ve diğer ibadetlerinizin tamamını kabul ve makbul eylesin.
Selam ve saygılarımla.
Recep Bey, ramazan ayını ortaladık bile. Hayrından, rahmetinden Allah bize de bir pay verir umarım. Bu yıl ramazan geldi de bitiyor bile. Hava serin, hiç yorulmadan, güçlük çekmeden oruçlarımızı tutuyoruz çok şükür.
SilMerhabalar.
YanıtlaSilHayırlı Cumalar dilerim. Cuma'nın hayrı ve bereketi üzerinize olsun efendim. "Ucu denize çıkan yollara sahip mahallem" derken, "bu coğrafya neresidir" diye beni iyice meraklandırıyorsunuz. Ama özeliniz olması nedeniyle bahsetmediğinizi de biliyorum.
Nisan ayı, eski Nisan ayı değil. Siz de hatırlarsınız belki, geçmişlerde 6 Nisan'da ve 26 Nisan'da çiçek açmış ağaçları soğuk vurmuştu. April aslında çok tehlikeli bir ay. O sizin dediğiniz Nisan ayı, çok eskilerde kaldı. Nisan ayına gerek kalmadı, Mart ayında çiçeklerimiz açtı ve Mart ayında da soğuklar vurdu ve tüm çiçeklerimiz soğuktan yandı ve döküldü. Bu sene bizim taraflarda kayısı ve badem yine yok! Ben nasıl sizin coğrafyanıza imrenmeyim şimdi...
Selam ve saygılarımla.
Ben Kocaelinin bir ilçesinde oturuyorum. Marmara bölgesi olunca ılıman bir
Siliklim yaşıyoruz, bu da çok çeşitli meyve ve sebze üretimi demek oluyor ama kötü tarafı da Gebze, Dilovası başta olmak üzere yoğun fabrikalar var. Havamız kirli aslında. Ama memleketim işte, doğduğum büyüdüğüm yer.
Hayırlı cumalar. Görmeyi bilen gözler için her geçen zaman bir şükür sebebi aslında. Elinize sağlık
YanıtlaSilYour neighborhood looks nice and the old building your great-aunt lives in is charming. People tend to forget such pleasing details in buildings today. My time at home always passes quickly, always something to do. April weather can be unpredictable here -- on Wednesday we had morning dust and then a nice, steady shower from the afternoon that lasted into the evening. It got a bit cooler again, too, which is always welcome because summer heat is just around the corner and then we won't be spending much time outdoors at all. Take care and have a good weekend.
YanıtlaSil