''Ne garip bir oyuncak şu insan! Yürür, konuşur ve acı çeker. 70 kilodur. Kendisine ve çevresine ait hiçbir şey bilmez. Bir nevi ıstırap makinesi. İplerini başkaları çeker. Hantal ve şapşal bir robot. Neye sevinir bilinmez. Sınırsız olan hayalleri ve acı kabiliyeti. Etten bir kafes ve aciz içinde kıvranan bir ruh. Vücut araba, akıl arabacı. Ama gözleri bağlı arabacının, arabaya hükmeden, atlar. Buda haklı: Varolmak için yok olmak lazım, parça bütüne kavuşacak ki hasret dinsin. Bütün musiki, bütün şiir, bütün aşk, bu bir çuval kemik, bu asi ten, bu aptalca endişeler ne olacak? Ne olacağını bilen var mı? Kader hep oynayamayacağı roller yükler insana ve ıslıklar. Alkış sahtekârların.''
Cemil Meriç'in Jurnalinden alıntılarla başladım bugün ki cuma yazıma. Et ve kemikten oluşan bedenimizin asıl maddesi ruh. Ruhumuz bizi ele geçiren, kimisi acı ve ızdırap dolu kimisi ne olduğunun farkında değil kimisi arayışlar içinde. Bu hafta da da ruhumu sakinleştirme yolları aradım,nefes alsın diye denize paralel yürüdüm, güneşe rağmen ayaz havanın etkisi çok hoşuma gitti. Bu hafta da şükürler listesi kabarık. En başta sağlık, huzur ve güven içinde oluşumuza şükretmek isterim.
Yürüyüş sonrası eve gelip bol sütlü kahve ve yanında ev yapımı elmalı cevizli kurabiye gibisi yok. Pazardan kendime tavşanlı bardak alıp kaktüs ektim. Onu öyle çok sevdim ki hep karşımda olsun istiyorum.
Bu hafta okuduğum kitap Reyhan Pülün'ün. İçinde deneme yazıları var. Mevcut düzeni, yapılan darbeyi, iktidarı ele aldığı bir kitap. Bu hafta yalnızca bu kitabı okudum. Aynı zamanda bir kaç dergi de hafta boyunca okunanlar içindeydi.
Haftanın süprizi işte bu kedicik. Normalde ikinci katta oturuyoruz. Ağaçtan çıkamıyordu kediler bunca yıldır geçen gün karşımda görünce çok şaşırdım. Demek ağaç büyümüş, tam da mutfak camı. Yalana yalana içeriye baktı bir süre.
Haftanın diğer süprizi anneciğimden geldi. Bir gün kapı çaldı ve kucağında açelya. Aa nereden çıktı bu deyince '' hep sen mi bana alacaksın, bunu da ben aldım,'' dedi. Şükürler olsun ki annem ve babam çok yakınımda ve sağlıklılar. Hayatın en büyük nimeti.
En büyük keyfim köşeme geçip örgü örmek. Şundan beş yıl önce düşünsem hiç aklıma gelmezdi oturup örgü öreceğim. Hiç sevmiyordum. Her şeyin bir yaşı mı vardır nedir .
Klasik köşemde bir de kitap okumak sevdiklerimden biri. Şöyle ayaklarmızı uzatıp huzurla bir kitap okuyorsak, tv seyrediyorsak, çay içiyorsak, dinleniyorsak ağız tadıyla daha ne olsun. Allah huzurumuzu daim etsin . Bir haftayı da böyle güzel geçirdiğim , kötü haberler almadığım, tatsız olaylar yaşamadığım için şükürler olsun. Herkese iyi haftasonları.
Ohh! Kahve molamda ne iyi geldi yazını okumak, fotoğraflarına bakmak.
YanıtlaSilSağlık, huzur, mutluluk daim olsun. Sevgiler.
Afiyet olsun Hayalkahvem. Ben de çok severim sevdiğim blogları
Silçay saatimde okumayı. öyle telefondan falanda üstünkörü bakmam mutlaka
bilgisayardan, kocaman olmalı ekran. İnstagram saatimde vardır. gün içinde
fotoğraf koyar çıkarım. sonra akşam kahve saatimde tabletten bakarım
mutlaka. bu cuma yazıları iyi oluyor, haftayı özetliyorum. senin de
haftalık dökümanlarını okumak isterdim. öyle bir yazı
dizisi yapsan
Aslında hep niyetleniyorum biliyor musun? Hatta her gün, o güne ait küçük çıkarmalar yapsam diyorum. Du bakalım... Niyetlenmek, başlamanın yarısındır:)
SilSonunda yazdığınız dilekler için öncelikle Amin.
YanıtlaSilAllah sağlıklı yaşlar versin anne babanıza.
Fotoğraflar kareleri bir harikaydı. Bende bekar iken annemlerle dantel yapardım, sonra çok sıkıldım ve belki yıllardır elime almıyorum. Ama battaniye örmek de istiyorum. Sanırım gerçekten de yaşla bir ilgisi var. :)
Size de iyi haftasonları.
Sormayın bekarken yaş 12 ve sonrası sanırım annem zorla dantel ve örgü
Silyaptırırdı. iki tane de seccade işledim. Şimdi iyi ki yaptırmış
diyorum, her bir şeyi öğrendim sonuçta. şimdi kızıma öğreteyim
diyorum laf geçiremiyorum. bize zorla da olsa sesimizi çıkarmaz
yapardık, şimdi hep bağrış çağrış. istemeyince de hiç yaptıramıyorsun.
Battaniye için kolay motiflerden başlayın, sonra bırakamayacaksınız.
Ne sicak bir yazi,fotograflar Buket Tesekkurler:) Bu arada ben de tig isi ogrenmek istiyorum,crochet ama nasil baslayacagimi bilemiyorum.Ara ara youtube'dan videolar izliyorum ama imkansiz geliyor:(
YanıtlaSilAslında videolardan öğrenebilirsin gibi geliyor. biraz zincir çekme
Silçalışması yap. sonra basit motifler devamı gelir. başlayınca
da insan bırakamıyor.
İnsanın içi ısınıyor yazınızı okuyunca . Birden ben de ayaklarımı uzatıvermişim şimdi fark ettim . 😂😂 Ne güzel bir hafta , ne tatlı ... Şükredilesi hayatlarımız var şükürler olsun . 😊 Mutlu günler . 🙋🏼
YanıtlaSilçok teşekkür ederim canım, iyi haftalar sana da.
SilYine huzur dolu bir yazı olmuş.. Gerçekten şükredecek o kadar çok şeye sahibiz ki.. mutlu haftasonları diliyorum
YanıtlaSilKocaman maşallah diyorum o Buket hocam. Benim de şehir içinde de olsam camıma dayanan bir ağacım var şükür. Yahu o kedi evin atmosferine yalanmıştır kesin:)Camdaki muhtemel çoğu senin yaptığın objeler koltuktaki işlemeler falan...Sıcacık bir ortam.Tek oyuncusu vinona ryder'ı hatırladığım bir film var cnbce'de izlemiştim.Ailenin dört kuşak kadınları hep birlikte bir battaniye yapıyordu.Film bunun üzerine kuruluydu.Bulsan ne seversin bence.Neyse,bende yazıya dökücem cumaları şükürlerimi.Sevgiler...
YanıtlaSilFilmi merak ettim bak şimdi. cnbce deyince Ally mc Beal geliyor
Silaklıma. ne seyrederdik hey gidi günler. herşeyin bir tadı vardı. cumadan cumaya
haftalık özet gibi oluyor , senin kileri de okumayı dört gözle
bekleyeceğiz o zaman..
İnsan aç gözlü oldu, insan egoist oldu, insan doyumsuz oldu. İnsan başkalaşmaya devam ediyor. Bakalım kendimi ölümsüz sanıp doğaya, tanrıya meydan okuyan insanın hali ne olacak!
YanıtlaSilAh evet, umutsuzum bu konuda..
SilCemil Meriç'in satırları çok doğru ve etkileyici....
YanıtlaSilTavşanlı kupa çok şirin, lezzeti keyifleriniz olsun.
Eminim camdaki minnoşa yiyecek bir şeyler veriyorsunuzdur....
Camdakilerden bahçe de dolu var, vermez miyiz. zaten mahallemizde onları
Silbesleyen, bakan bir çok kişi var çok şükür.