15 Aralık 2014 Pazartesi

Devrim Yazıları

                       Geçenlerde  Babeuf'ün   Devrim  Yazıları   kitabından  bir  kısım  okuyunca içinde  bulunduğumuz  durumla   benzer olduklarını  görünce  çok  şaşırdım . Bu  kısmı da   sizlerle  paylaşmak  istedim.  Büyük  Fransız ihtilalin halkçı  önderlerinden  Babeuf'ün   hayalci   sosyalist  olan  doktrini  şöyle  özetleniyor  . ''  Tabiat, her insana,  bütün  mülkiyete  eşit  hisselerle  katılma  hakkı  vermiştir. ''  Babeuf'ün   ''  Açlığın  Ölümü  ''  ,  ''  Soğuğun  Ölümü ''  şarkıları  bütün  Paris kahvelerinde  söyleniyor,  dillerde  dolanıyordu.
Babeuf  , arkadaşı  Darthe ile birlikte  1797 nin  26  nisanında  ölüme  mahkum edildi. 37  yaşında  idam  edilen  Babeuf  ,  1848  ve  1871  ihtilallerinden  ruhun  babası  sayılmaktadır.
Şimdi  okuduğum  bölüm  :

                     ''  Biri ,  cumhuriyeti  burjuva  ve  aristokrat  bir  cumhuriyet  olması  ister,  öbürü ise  halkçı  ve  demokrat  olmasını. Birinin  istediği  bir  milyonun  cumhuriyetidir;  o milyon ki  öteden beri 24  milyonun  düşmanı ,  eli  kırbaçlı , efendisi  zorbası  ve sülüğüdür.  O  milyon ki,  yüzyıllardan  beri  bizim  alınterimiz  ve  emeğimiz  pahasına  keyif içinde  yan gelir  yatar.  Öbür  partinin  istediği  bu  24  milyonun  cumhuriyetidir;  o  24  milyon ki  cumhuriyetin  temellerini  kurmuş,  harcını  kanına  katmış ,  yurdunun  bütün ihtiyaçlarını  karşılamış,  onu  savunmuş,  güvenliği  ve şerefi uğruna  canını  vermiştir...  Bir  yanda ,  boğazına  kadar ereksiz  şeyler ve  hazlar  içinde  bir  avuç  imtiyazlı  olacak,  öbür  yanda köle  durumunda  koskoca  bir  çoğunluk :  parti,  herkes  için  yalnız hak  eşitliği,  yasa eşitliği istemekle  kalmaz,  herkesin  namusuyla  rahat yaşamasıyla  ,  bütün  bedensel  ihtiyaçlarının  ve  toplumsal  haklarının  ,  yasalara  uygun olarak sağlanmasını,  herkesin  toplum   içinde  gördüğü  iş  ölçüsünde  haklı   bir pay  almasını ister .  
                   Bir  ulusun kötü  ve yolsuz  kurumları halk  yığınlarını yıkıma  sürükledi mi ,  onu  alçaltıp  ,  dayanılmaz  hale  geldi  mi,  genel olarak , ezenlere  karşı ezilenler  ayaklanır..''

                                         

3 yorum:

  1. oligarşik diktanın hükümranlığı yaşıyoruz işte...

    YanıtlaSil
  2. 1800'ler nere şimdiler nere. gerçi ayaklanmak bizim fıtratımızda yok.

    YanıtlaSil
  3. cumartesi günkü yazımda varsın bak yine akıllım :)

    YanıtlaSil

Cuma Gelmiş!

                     Bir cuma akşamı daha birlikteyiz. Kasım geldi geçiyor bile. Her cuma ne ara bitti bu hafta diyorum, koca bir girdaba gi...