Tomris Uyar bu, kıskanmamak mümkün müdür? Turgut Uyar uyarmıştır bizi. Hele Cemal Süreya sonra Ülkü Tamer....
Gündökümü kitabı alır bizi içine bir anda..Ara ara elime alıp okuduğum bir kitaptır. Tomris Uyar farklıdır benim için..Hayat içinde capcanlıyken, bir anda diplerdedir..Tıpkı ‘ruh arkadaşı’ Virginia Woolf’un dediği gibi:
“Kendimi üstüne fırlatacağım
ölüm; boyun eğmeksizin ve yenilmeksizin”.
O, Tomris Uyar’dı. “Yaşam öykümün yazılmasını istemem. Kendi üzerime
düşünmeyi bu kadar önemli saymıyorum”, diyen bir yazardı..İlişkileri ile önemliydi.
Bir şair girdi hayatına, Cemal Süreya. Her
akşam işten çıkıp şıp diye evine geliyordu Süreya. Bir gün Tomris Uyar, “Biraz
gez dolaş” dedi, “Arkadaşlarınla buluş”. Ertesi gün geç geldi. Bu akşamlardan birinde örtü silkmek için pencereyi açan Tomris
Uyar, apartmanın girişinde oturan Cemal Süreya’yı gördü ve gerçek ortaya çıktı:
Her akşam iş çıkışı eve geliyor, ama aşağıda oturup ‘gecikiyordu’ Cemal Süreya.
Tomris Uyar tarafından durumun adı derhal kondu: “Şahsiyet rötarı”.
Belki de bu nedenle Edip Cansever ona “Bir adın vardı senin,
Tomris Uyar’dı” diye seslenmişti o meşhur “Yaş Değiştirme Törenine Yetişen Öyle
Bir Şiir”de; “Adını yenile bu yıl, ama bak Tomris Uyar olsun gene”...Cemal Süreya, Turgut Uyar, Edip Cansever... Hiç şiir yazmadığı halde İkinci Yeni’nin olmazsa olmazıydı Tomris Uyar. Hatta İkinci Yeni’nin kraliçesiydi o. Ama aralarında Edip Cansever’den daha çok etkilendiğini açık açık söylerdi: “Daha çok anlatan, daha süslü ve imgesi bol. Tekrarı seven bir şair”.
. . yıkılan bir kedi bir süre olarak doldurur sesini
seversin bir kanaryanın sesinden çok kendisini
seversin bir kanaryanın sesinden çok kendisini
denizi ve ormanı, açlığı ve başkaldırmayı ayırmadın
bırakılmış bir köşebaşının en güzel tanımıdır adın
bırakılmış bir köşebaşının en güzel tanımıdır adın
seversin diye söylerim her şeyi, sana uygun olsun
çünkü her şeyin birbirine uygununu sen bulursun
çünkü her şeyin birbirine uygununu sen bulursun
gel ellerini ver en güzel ellerini öyle
ruhum, ateş yüreğim, kokum, birlikte öyle
ruhum, ateş yüreğim, kokum, birlikte öyle
Turgut Uyar
Gündökümü'nü okuyorum ama Tomris Uyar 'dan bahsettim. Biraz da daldan dala oldu. Turgut Uyar'ın onun için yazdığı şiire geçtim. Ama ne anlatılsa ne yazılsa azdır bence. Gündökümleri bir yaşama tanıklıktır. Bence mutlaka okunmalı. Dönüp dönüp okuduğum bir yazar..
Geçelim çiçeklere , saksılara. Balkon sezonu kapanmak üzere. Kendi saksılarımdan bir derleme yaptım. Özellikle bir kaç tane aldığım kaktüsleri bir saksıya yerleştirdim ve onları çok seviyorum..
Balkonumdan başka bir köşe...
Küçücükte olsa balkonların çiçeklerle , aksesuarlarla süslenmesinden yanayım. Hayatımıza estetik katan küçük ayrıntılar bunlar...
Bu tür görsellere bakmayı ben de seviyorum. Bu yüzden paylaşımlarımda bu yönde.. Bazı ''ciddi'' arkadaşlarım edebiyat ,sanat , sinema gibi '' ciddi'' konulardan bu tür geçişler yapmama kızıyor, işi sulandırdığımı söylüyorlar ama ne yapayım ;
''ciddi'' hayat onların olsun !
Bence balkonda çiçekler bitkiler yetiştirmek fevkalade ciddi bir iş. Mesela biz domatesi denedik bu sene başarılı olamadık... Zor.
YanıtlaSilyapılan her iş, emek meşakatli aslında. bir bilinse bir de...
Silgörsellere nasıl bayıldım anlatamam!
YanıtlaSilsaksıların, kitap okuma halin hepsi harika :)
şiire de hayran oldum vay be :/
Ellerine sağlık çok güzel yazmışsın.Ben bu geçişlerini çok seviyorum,iki kek arasına Sartre'ı falan sıkıştırmalar..çok hoş :))
YanıtlaSilama bu ya sadece edebiyatla kalsaydı keşke..neyse iyi sabahlar...iyi pazarlar..
teşekkürler Levent...
Silben bu paylaşımlarını da çok seviyorum.bizzat ciid bir insan olmama rağmen. :)) benim evin içinden balkona vaktim kalmıyor ama bir gün deniz manzaralı bir evim olursa hayatımı balkonda geçireceğim.
YanıtlaSilinşallah olur kara kitap ...
SilSelam Buket,
YanıtlaSilBaşkalarını bilmem ama ben bayılıyorum Pelin'in Pembesi bloğa. Hastasıyım:))
böyle işte hayalkahvem,
Silmoralimi bozdular :(
Bütün fotoğrafların, yaptıkların, anlattıkların çok çok güzel.
YanıtlaSilBen de Hayal Kahvem gibi bu blogun Hastasıyım!!!tam gaz devam canım...:))
sizler yetersiniz bana !!!
SilBense daha samimi bulurum. Şiirden söz ediyorken birden bire altı yanmış pilava geçiş yapabilenleri.
YanıtlaSilyazdıkların, fotoğrafların , balkonuna özellikle hayran kaldım . ellerine sağlık
YanıtlaSilteşekkürler :))
Silbilinç akisi teknigi her zaman oyle yazdim, kimseyi mutlu edemesen bile kendini mutlu edersin:) devam buketcim
YanıtlaSildestek görmek ne güzel , teşekkürler beste..
SilSevgili Buket,
YanıtlaSilBlog dediğimiz zaten herkesin kendi alanını yarattığı, özgür olabildiği sanal bahçeler:) Neden bahsetmek istiyorsak ondan bahsediyoruz, herkese hitap etmeyebiliyor (kardeşim benim blogumu biraz sıkıcı bulur mesela) ama muhakkak ki çiçeklerin, kitapların ve o güzel balkonunla -hakikaten çok güzel!-birilerine ilham veriyorsun. İçinden geldiğince yazmaya devam Buket!
Bu arada Gündökümü, tam da mevsime uygun bir kitap olmuş! Ben de döner döner okurum Tomris Uyar'ın kitaplarını.
Çok sevgiler.
canımın başka şeylerede sıkkın olduğu şu
Silgünlerde ne iyi geldi yazın.
Görseller, edebi yazarlarla yoğrulunca bambaşka güzel bir pot olmuş Buket hanım. Teşekkürler.
YanıtlaSilDostlukla...
beğendiğinize sevindim..
YanıtlaSilKendi istediğin şeyleri paylaşmanı her zaman tercih ederim Buketcim. Çünkü o zaman gerçek seni görürüm blogunda. Ve senin balkonun, senin partilerine bayılıyorum. Çiçeklerin harika. Kaktüs saksın nefis olmuş , bende istiyorum bir araya toplamayı bakalım.
YanıtlaSil