26 Ocak 2011 Çarşamba

CANIMI SIKAN BİR FİLM

               Belki seyretmişinizdir ya da  benzerlerini çok seyrettik .  Birçokları gibi,  seyrettiğim bu film de, çok etkileyen, sarsan, moral bozan bir film. Bahsettiğim  Nazi zülmunu  anlatan  Sobibor'dan  Kaçış.  Jack Gold tarafından 1987 yılında yönetilen orijinal adı  Escape from Sobibor olan başrollerinde Rutger Hauer ,Alan Arkin , Joanna Pacula'nın  oynadığı 1990 yılında ülkemizde gösterilmiş olan  gerçek bir hikâye..

              Yaklaşık  10 yıl önce  TRT de yayınlanmış 3 bölümlük bir film  aynı  zamanda.. Film boyunca sarsıldım,üzüldüm, insanların  nasıl  böyle  kötü olabileceğini  düşündüm.

              Özellikle  aklımda  kalan  iki  sekans tekrar izlenmeye değer.. Filmin  bir bölümünde,  kamptan kaçan  oniki  yahudi  ormanda  yakalanıp, kurşuna dizilmek üzere meydana, diğer  yahudilerin  karşısına çıkarılıyordu. İdam gerçekleşmeden  bir  nazi  subayının  aklına parlak  bir fikir gelir. Bu oniki yahudi, diğerlerinin  arasından  kendileriyle  birlikte  ölüme  gidecek  birer  kişi seçeceklerdir, eğer seçmezlerse  subay  elli kişi seçecektir. Bu teklifi   kabul  etmek zorunda  kalan  mahkumların  kalabalığın  arasına dalıp tek tek seçim yapmaları, o anda gözümüze sokulan yüz ifadeleri ve oyunculuklar gerçekten etkileyiciydi.

               Bir diğer  sekans  ise kampa  geldiği  günden itibaren  çantasında bebeğini saklamak zorunda kalan bir annenin  son görüntülerinden oluşuyordu.  Bebeğinin ağlamasına engel olamadığı için yakalanıp subayın odasına götürülmüşlerdi. Anne ve bebek ağlıyordu, gerilim dolu bir sahnenin ardından kamera dış çekime geçti,   binanın dışını izlerken  iki el silah sesi duyuldu, birincisiyle  annenin  ikincisiyle  bebeğin  ağlaması kesilmişti.




                 Film  daha bir çok  ilginç ve dokunaklı sahnelerle dolu ; trenlerle toplama kampına gelen, şık kıyafetler içinde, her birinin elinde 2 - 3 bavul bulunan zengin  Hollandalıların nazi subaylarına "kalacağımız odalar nerede ? " diye soruşlarındaki saflık,  başrollerdeki iki mücevher işlemeci  kardeşin kendilerine ağlayarak sarılan annelerine "korkma anne, banyo yapacakmışsınız sadece" deyişleri,  hamam görünümlü gaz odalarından yükselen ölüm kokulu siyah duman,  savaş esiri rus subayın toplu firar için mahkumları yüreklendirmesi kolay kolay unutulacak gibi değildir.

1 yorum:

  1. iyi ki izlememişim, izleyemezdimde. öyle noktalarını seçmişsin ki, okurken içim ürperdi. ne zorluklar kötülükler görmüş insanlık.
    çok üzücü..

    YanıtlaSil

Cuma Gelmiş!

                     Bir cuma akşamı daha birlikteyiz. Kasım geldi geçiyor bile. Her cuma ne ara bitti bu hafta diyorum, koca bir girdaba gi...