Ekim gelince sonbahara iyice girmiş bulunuyoruz. Yazın o bunaltıcı havası gitmiş, geceler artık serin ve tattlı uykuya meyilli, ara sıra yaza benzer günleriyle hiç sıkıcı olmayan bir aya gelmiş oluyoruz. Geçen haftanın moral bozukluğu yerini yavaş yavaş umuda bıraktı. Kızımın biraz daha yanımızda olması bizim için mükemmel bir mutluluk. Gece gündüz hasret gideriyoruz, bebekmiş gibi kucaklıyorum onu, bol bol şımartıyorum. Sonra üniversite için başka bir yere gitmiş arkadaşların çocuklarını görünce hüzünleniyorum. Sonuçta kendi kanatlarıyla uçmalı, hayatı deneyimlemeli, mutlu olmalı. Neyse ki belli bir dönem bu, vakti gelince yola girecek her şey..
Dersleri online olacağından öğrenci yurdunda kalmasına gerek kalmadı. Bizde Beykoz'da ki yurduna gidip eşyalarını toparladık cumartesi günü. Yurttan ayrılış benim için bile kötü oldu, o sırada Kayseri'den bir aile gelip kızlarını bir odaya yerleştiriyorlardı. Bizim geçen sene ki hallerimiz gibi heyecanlı ve endişeliydiler. Ne çabuk bir yıl geçti diye düşündüm.
Eşyaları topladığımız gibi geri döndük, ne içimden İstanbul'da gezmek geldi ne de şehir yaşamına özendim. Hatta koşşarak kaçtık. O trafik, o kalabalık, o telaşe. Artık çok önemli olmadığı sürece gideceğimi sanmıyorum.
Ertesi gün şahane bir pazardı. Sabah kahvaltı balkonumda yapıp bir de çayımı elime aldığımda bir oh çektim. Şu İstanbul'a gidip gelme işi gözümde öyle büyüyor, öyle rahatsız ediyordu ki beni..
Eve dolu eşya ile dönünce büyük bir ayıklama işine giriştik kızımla. Zaten bu gemçlerin bir sene çok sevdiği şey sonrasında hiç bir şey ifade etmiyor kendilerine. Çok çabuk bıkıyorlar. Büyük temizlik yaparken Pelin'in 1.sınıfa giderken yazdıklarını buldum. Onları saklamışım yıllardır. Ama ne gereksiz şeyleri biriktirmişim.
Bergman'ın kitabını tekrar okumuştum. Baba baskısı ve çatışması, altına yapacak kadar psikolojisinin bozulması, çok kez evlenmesi, çocuklarının olması bu kez de kendi babalığının sorgulanması. Ne değişik şu insanoğlu..
Sizi rahatsız etmeye geldim diyen yazarın 'İnsanın Dört Zindanı' adlı kitabımı okudum. Çok kıymetli bulduğum islam düşünürü Ali Şeriati. Ne yazık ki düşünen bir çok insanı katlettikleri gibi o da genç yaşta bu dünyadan ayrıldı. Çok tavsiye ederim.
Köyden bir kolaj 💚
Yayoi Kusama'yı bilir misiniz? Biz okulda bu ressamın tatlı kabaklarını çalıştık bu hafta. Ayrıca yeni bir çalışmaya başladık; İyilik Kavanozu. Evde, mahallede, okulda küçük iyilikler yapıp bunları yazıp kavanoza atmalarını istedim. Daha şimdiden çok güzel sonuçlar aldığımızı öğreniyorum velilerimden..
Sınıfta bizim çocuklar öyle güzel oyunlar kuruyorlar ki. Ben de yanlarında devamlı gözlemliyorum onları. Çocuklar okula ilk geldiklerinde ne beraber oynamayı, ne oyun kurmayı biliyorlar. Ben küçük görevlerle oyuna alıştırıyorum sonrasında da tüm sene öyle güzel oynuyorlar ki. Onların haberi yokken çektim, burada evciliğin bir aşamasındalar :)
Hava çok güzeldi bu hafta. Deniz kenarında arkadaşlarla buluşup oturmak ne iyi geldi iş sonrası.
Cumaya ulaşmış ve haftasonuna gelmiş bulunuyoruz. Bu pazar annemin bir ameliyatı var, fakülte hastanesine yatacak ve ben refakatçi olacağım. Dualarınızda eksik etmeyin, hayırlısıyla sağlıkla atlatırız İnşallah.
Kitaphaber'de yeni yazım çıktı, okumak isteyenler buraya
Merhabalar.
YanıtlaSilGüz mevsiminin en güzel ve kıymetli ayı olan Eylülü geride bırakıp Ekim ayına girdik. Uzmanlar bu yıl kış aylarına kadar yani güz mevsiminin tüm aylarını yaz gibi geçireceğimizden bahsediyorlardı. Tabi ara ara güz mevsiminin serin ve yağışlı günleri ile de haşır neşir olacağız muhakkak.
Yazınızda paylaştığınız köyden ve deniz kenarından çekilen resimlere de bayıldım. Tam yaşanılacak yer diyorum ve sizi de her zaman bu konuda şanslı addediyorum.
Annenizin ameliyat olacağını ve kendinizin de annenize refakatçi olacağınızdan bahsetmişsiniz. Hiçbir zaman basit ve kolay ameliyat yoktur. Her ameliyatın kendine göre zorlukları ve komplikasyonları var. Ben daha bu sene iki fıtık ameliyatı oldum ve karın duvarındaki fıtık ameliyatım geri yırtıldı, yeniden ameliyat olmam gerekiyormuş.
Cenab-ı Allah annenizin yar ve yardımcısı olsun. İnşAllah kolay, ve sorunsuz bir ameliyat geçirir ve tez günlerde tekrar eski sağlığına kavuşur.
Selam ve saygılarımla.
Merhaba,
SilDediğiniz gibi her ameliyat riskli. O yüzden endişemiz var bizimde. Sağlıkla geçip gitsin diye dua ediyorum. Sizin de operasyon sonrası böyle olmasına üzüldüm.
İnşallah kolayca atlatırsınız. Sağlık dolu günler dilerim.
Sıkıntılı halini ne güzel tatlıya bağlamışsın Buket, oh be doğru valla, yarım sene yanında işte ne güzel :) Keyfini çıkartın.. Ya bu oyun kurma ne komik hakikaten çocuğa oyun oynamayı bile anne öğretiyor diyeben de çok şaşırmıştım, sanki doğal bilirlermiş gibi sanıyordum ben :))) Annem de “aynen sen küçükken nasıl oynuyorsan öyle oynuyorlar” diye şaşırmıştı hiç unutmam, e kim öğretti, ben. Acaba bana kim öğretti, ben boncuklarla bozuk paralarla kalemlerle bile oynardım.. Bazısında içten geliyor belki bu oyun / hikaye kurma, yoksa o da mı öğrenilen bir şey, bak şimdi bunu da merak ettim!
YanıtlaSilCeren emin ol ki oyun kurma, beraber hareket etme çocuklarda gün geçtikçe zorlaşıyor. Bize kimse öğretmedi, annem salardı mahalleye çıkar çeşit çeşit oyunlar oynardık. Oyuncak dolu sınıfa giren çocuk aslında güdüsel herhalde hemen oyuna yöneliyor. Ama beraber oynama da hep sıkıntı çıkıyor. Ben toplumda
Silinsanların küçük modelleri bunlar diyorum. Her çocuk kendi yapısına, özelliklerine uygun tavır sergiliyor. Kimi hemen lider oluyor, kimi çok pasif kalıyor, kimi uyumsuz. Bu çocukları her gün belli saat birbirlerine zarar vermeden sınıf içinde tutmada yönlendirmeler önemli. Bir de çocuklar rutinleri seviyor. Baştan alıştıkları düzende ilerliyor.
Öncelikle annen için acil şifalar dilerim canım, sağlıkla bir an önce geçip gitsin. Hayat nasılsa kendi bildiği gibi ve takvime uygun akıp gidiyor. Ağız tadı ve sıhhat en önemlisi. <3
YanıtlaSilÇok teşekkür ederim Momentos..
SilGüzel anlamlı yazınızı dün gece yatmadan okumuştum. Bu sabah tekrar döndüm. Güzellikleri her zaman vurgulamaktan yanayım.
YanıtlaSilFotoğraflar harika. Bakmakla görmek arasındaki ayrım ancak bu kadar güzel sergilenebilir.
"İyilik Kavanozu " fikrinin benimsemesi ne güzel olur. Bir zamanlar ben de uygulamıştım.
Annenize şimdiden geçmiş olsun. Sağlık dileklerimi iletiyorum.
Dün gece Kitaphaber'deki yazınızı uykulu gözlerle okudum. HARİKAYDI. Kutlarım.
Çok teşekkür ederim Makbule Hanım tüm yazılarıma zaman ayırdınız, sayfamı ziyaret ettiniz.
Silköy hayatını anlat hep :)
YanıtlaSilBuralarda olduğum süre seve seve :)
Silİyilik kavanozu yaptığın gibi birde bereket kavanozu hazırlattan içinde ufak ufak para toplasınlar.
YanıtlaSilAnnene geçmiş olsun acil şifalar diliyorum.
Çok güzel fikir , teşekkür ederim..
Sil