Rene Magritte 'yi tanırmısınız ? Resimlerine bakıp düşüncelere dalmayı severim. Bu kadar yalınlıkla derinlere gitmeyi, basitliğin arkasında yatanları düşünürüm. Özellikle yüzü kapalı insanları ben de büyük bir sıkıntı yaratır. Ressamın niye böyle yaptığını, ne hissettiğini anlamaya çalışırım. Hayatının en önemli kesitini anlatacağım bugün .
Belçika'nın Chatelet kentinin ortasından geçen Sambre nehrinin kıyısı insanların ellerinde tuttukları meşalelerle aydınlanır bir gece yarısı. Başarısız bir tüccar olan kocasının ölümünün ardından 3 çocuğunun bakımını tek başına üstlenmek zorunda kalan annesi Regina ansızın kaybolmuştur o gece. Kadının adını bağırarak nehir boyunca yürüyenlerin meşaleleri 13 yaşındaki oğlu Rene Magritte'nin yüzünü aydınlatır. Kendini nehre atarak intihar eden Regina'nın ceseti sabaha karşı bulunur. Zavallı kadının geceliği yukarıya doğru sıyrılmıştır ve yüzünü örtmektedir. Annesinin bu hüzünlü sonu Magritte'nin gözlerinin önünden silinmez yaşam boyu. Tablolarında yüzleri bezlerle örtülü insanlar çizmesinin nedeni budur..
Pipo, dev bir göz, şömineden çıkan bir tren.. Rene Magritte benim için çok özel. Gerçeküstücüler arasında değişik bir uslüp. Hayatının en önemli sahnesiyle resimlerine açılan kapı ilişkili. Geçenlerde bir kitap okurken karşıma çıktı . Tekrar resimlerine baktım.
Bir ressam değil hatırladığım bu pazar. Hava soğuk bugün. Dün geceden beri rüzgar şiddetli. Ama mart işte bu , kapıdan baktırıyor yine yapacağını yapıyor. Martın başında arkadaşlarla Baba Martayı yaptık. Bulgaristandan gelen bir arkadaşım sayesinde öğrendim bunu. Martın birinde bileklerimize kırmızı beyaz ipler bağladık dilek tutarak.
Bu gelenekten bahsetmek istiyorum şimdi. Marteniçka ; Bir rivayete göre, Baba Marta ya da Marta Nine ( baba Bulgarca’da nine anlamına geliyor ) kışın sonunu getirip baharı başlatan ancak ruh hali aniden ve sık sık değişen huysuz, ihtiyar bir kadındır. Baba Marta’yı hoşnut edip baharı erken getirmesini sağlamak için kırmızı beyaz Marteniçkalar takılır bileklere ya da giysilerin yakasına. Baba Marta hoşnut olsun, merhamet etsin ve kışı bir an evvel bitirsin diye Mart başında takılır Marteniçka, kimi zaman birden fazla. Kırmızı ve beyaz renkler sağlık dileklerini temsil eder. Kırmızı kandır, candır, hayattır, beyaz ise saflık. Döne döne birbirine dolanan kırmızı beyaz ipler, yaşamın ve ölümün ebedî döngüsünü, iyiliğin ve kötülüğün, mutluluğun ve hüznün yaşamdaki dengesini hatırlatır insanlara. O yüzden herkes birbirine Marteniçka hediye eder Mart ayında.
Bizde de kocakarı soğukları denen şey vardır , biraz ona benzettim Marta nineyi.
Haftasonu eğer evde geçiriliyorsa evde kek , kurabiye yapma zorunluluğum varmış gibi gelir. Dışarıdan birşeyler almayı sevmem. Bu haftasonu da çikolatalı, portakallı kek yaptık. Eğlenceli toplarla süsledik kızımla.
Fazla tv seyretmediğimden devamlı film ya da belgesel seyrediyorum netten. Dün gece seyrettiğim belgesel oldukça dramatikti. Vasıflı ve akıllı insanların baltalanışı ya da yok edilmeye çalışılması yalnızca Türkiye'de olmuyormuş dedirten belgeselin adı The İnternet's Boy.. Reddit kurucularından genç yaşta ölen Aaron swartz’ın hayat hikayesinin anlatıldığı belgesel niteliğindeki bu yapıtta Aaron’ın çocukluluğundan ölümüne kadar geçen zaman 26 yıllık zaman diliminde onun fikirleri, dehası ve hayata bakış açısı gözler önüne seriliyor. ABD hükümetinin sözde özgürlük ve adalet sistemine karşı hazırlanmış vurucu bir biyografi örneği.
Bu pazarın da ailenizle mutlu geçmesi dileğiyle !
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Cuma Gelmiş!
Bir cuma akşamı daha birlikteyiz. Kasım geldi geçiyor bile. Her cuma ne ara bitti bu hafta diyorum, koca bir girdaba gi...
-
Evet cuma geldi, yorgunluk da geldi hatta günlerdir süren baş ağrılarım da geldi. Bu hafta oldukça olums...
-
Hangimiz karışık duygular içinde şu hayatı sürdürmüyoruz ki? Gün içinde bile inişli çıkışlı ruh halleri, temelde ki m...
-
Güzel kasabamızdan merhaba! Geçen gün kasabamıza ait bu fotoğrafı görünce kaydettim sizlerle paylaş...
magritte çok çok severim yaaaa :) baksana bugünkü yazımda senin bu yazdığın mart şeysini yazan bi arkadaşımız daha var yaaa :)
YanıtlaSilöyle mi??
Silaşağıda yorum yapan arkadaş mı acaba, dur bakayım
ivet o :)
Silsevgili Deep söyledi hemen geldim senin marteniçkanı görmeye. başka bir hikaye. seviyorum değişik hikayelerini okumayı. mutlu baharlar.
YanıtlaSilTv beni yoruyor kafama çiviler çakılıyor sanki hele hele reklamlarında. Bilmiyordum belgeseli not edeyim pazar günleri içeriği nasıl olursa olsun en sevdiğim gün. Bazen yapay bir sevinçle bile keyfini sürebiliyorum.
YanıtlaSilNe güzel bir yazı.
teşekkürler güzel yorum için :)
Sil