30 Kasım 2014 Pazar

Çöpte Dostoyevski Buldum !

                  Geçenlerde  öylesine  güzel  bir  belgesel  izledim ki  etkisi  sonraki  günlerde  de  sürdü. Nedeni  Oktay. Belgeselin  başkahramanı.Belgesel Goethe’nin şu cümlesi ile başlıyor:
“Özgürlüğü ve hayatı hak edenler, onu her gün fethetmek zorunda olanlardır.” Enis Rıza Sakızlı’nın yönettiği ve onun hayatını anlattığı belgesel film “Çöpte Dostoyevski Buldum” ile çıktı karşıma Oktay. Öylesine  sıcak , içten bir yaşamöyküsü  Oktay'ın ki.  Adana'da  varoşlarda  doğan ,  çocukları  için  çırpınan  bir  anne ile  yaşamı  at yarışlarında, içki de  geçen  babası ile  süren  Oktay  çöp  toplama  işi  yapıyor. Sonraki  yıllar  İstanbul'a  geliyor  ve  burada  kağıt  toplayıcılık  devam  ediyor. Düşünsenize  ,  İstanbul'da  kaç kez bu  işi  yapan  insanların,  gençlerin  yanından  geçip  gidiyoruz. Ya da  başka  bir  ilde.B belgeseli  izleyince  her  insan  yaşamının  neler  barındırdığını,  nasıl  özel olduğunu,  neler çekildiğine tanık  oluyorsunuz..
                   Oktay’ı ve yaşamını belgeselin yaklaşık 100 dakikalık süresi boyunca neredeyse nefessiz izledim. Annesinin, dostlarının, işverenlerinin, Özcan ve Nilgün Yurdalan’ın ona dair anlattıklarını heyecanla dinledim. Özellikle  başlarda  annesinin  o  hayata  dair  tespitleri,  yılların üzerinden  geçmişliği, fakirlik,  yine de gözü tok  oluşu  beni hayret  ettirdi. Belgeseli  mutlaka  izleyelim,  ülkemizde  böylesine  güzel  işler  yapılırken  haberdar  olalım  diyorum.
                 Seyretmek  isteyenler  için  burada  

                                


Hikaye; Oktay Çetinkaya
Yönetmen; Enis Rıza Sakızlı
Yapım Yönetmeni; Nalan Sakızlı
Yardımcı Yönetmenler; Ebru Şeremetli, Bahriye Kabadayı
Görüntü Yönetmeni; Koray Kesik
Editör-Montaj; Burak Dal
Müzik; Sinan Sakızlı
Prodüksiyon; Selda Salman
Kamera; Ozan Turgut

İkinci Kamera; Bahriye Kabadayı

7 yorum:

  1. Çok merak ettim. Severim böyle gerçekçi güzel tespitleri olan şeyleri izlemeyi. En kısa zamanda izleyeceğim. Teşekkürler.

    YanıtlaSil
  2. Kağıt toplama işinden giderek sahaf dükkanı açmış olan bir kişinin hikayesi galiba. Belgeseli izlemedim ama bir kaç ay önce böyle bir haber okuduğumu hatırlıyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. evet böyle bir belgesel..mutlaka seyretmelisiniz..

      Sil
  3. buket hanim merhaba. blogunuzu severek takip ediyorum. bu belgeseli de izlenecekler listesine ekledim. yazıdaki oktayın annesi ile ilgili kullandığınız 'tamahkar' kelimesi 'açgözlü' anlamına gelir.diğer kelimelerle bağlantı kuramadım. yanlış kullandınız galiba.iyi akşamlar dilerim. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. çok teşekkür ederim. gerçekten yanlış kelime kullanmışım. hemen düzelttim.
      böyle dikkatli okuyan arkadaşların olması mutluluk verici :)

      Sil
  4. Çok güzelmiş, ben de izleyeceğim ve ilk kez duydum teşekkürler tanıtım için ...
    Sevgiler.

    YanıtlaSil

Cuma Gelmiş!

                     Bir cuma akşamı daha birlikteyiz. Kasım geldi geçiyor bile. Her cuma ne ara bitti bu hafta diyorum, koca bir girdaba gi...