Ertesi gün Killik koyuna gittik. Bunun için minibüsle Bademli'ye gidiyorsunuz. Son durakta inerek deniz kenarında uzun bir yürüyüş yapıyorsunuz. Burada kamp kuranlar, çadırlar, bir -iki de küçük tesis var. Bu tesislerden gün boyu yeme içme de yararlanabiliyorsunuz. Denizi sığ özellikle çocuklar için ideal. Su sıcaklığı eylüle göre çok iyiydi. Denizin rengi mükemmel, tertemiz. Buradan da çok memnun kaldık.
Akşam yemeklerini genelde Dikili de deniz kenarında bulunan öğretmenin evinde yedik. Fiyatlar çok uygun ve yemekler lezzetli. Sonrasında sahil kenarında bulunan satıcılara bakarak gezebilir, meşhur lokma tatlısından yiyebilirsiniz.
3. günümüzde Kayra Beach denen yere gittik. Yine Bademli minibüsüne binip bu koyun bulunduğu yolda iniyorsunuz. Denize doğru zeytin ağaçlarının arasından uzun bir yürüyüş yapmanız gerekiyor. Aracınız yoksa eğer haber verirseniz mekan sahibi aracıyla sizi alabiliyor. Biz gittiğimiz de fazla insan yoktu. Özel koy sanki bize aitti. Bu sakinlikte zeytin ağaçları altında çok güzel ve huzurlu bir gün geçirdik.
Bademli Köyünden de bahsetmek istiyorum çünkü çok şirin bir köy. Koylara geçiş yaparken birkaç saat uğramakta fayda var. Sakin , huzurlu gerçek köy havası ..Köyün zeytinyağı ve koruk suyu ünlü. Bir kahvesine oturup ilk kez koruk suyunun tadına baktım ve çok beğendim. Giderken de bir kaç şişe satın aldım.
Köyde ki kahvelerden birine oturup amcalara dedelere, gelene geçene bakmak çok keyifliydi. Orada içtiğimiz kahvenin tadını unutamıyoruz. Hem de 1,5 tl..
Tatilde ne okudum derseniz işte burada. Ailece gezgin olan Sarıhan ailesinin bisikletle Avrupa turu. Güzel fotoğraflarla çocuklarının ağzından su gibi giden bir kitap. Gezgin ruhlara..
Buradan Dikili'nin karşısında bulunan Kalem adasına geçtik. Orayı ayrıca anlatacağım çünkü çok güzel bir adaydı. Dikili'nin daha bir çok koyu varmış. Bizim vaktimiz yalnızca bunlara yetti. İnşallah bir daha ki yaza diğer eşsiz koylarına gitmek istiyorum. Zaten burası Türkiyenin Maldivleri diye geçiyormuş, turkuvaz suları görmeye değer..
Fotoğraflarda insan kalabalığı görmemek çok garibime gitti zira tatilde ne zaman fotoğraf çekmeye kalksam kareye bir kaç kişi dahil oldu. Eylül tatili en iyisi sanırım. Sakin,sessiz, huzurlu :) Dikili'ye ben de hiç gitmedim, bu sene olmasa da seneye gidilecekler listesinde. Paylaşım için çok teşekkürler :)
YanıtlaSileylülde gitmenin avantajı bence. yoksa yazın çok kalabalık oluyormuş. öğretmen
Silolduğumdan eylülde hiç tatil yapma şansım olmamıştı. bu tatil benim için
hiç böyle güzel olmamıştı.
Canım,
YanıtlaSilÖnce Dikili deyince İzmit'e yakın olan aklıma geldi acaba mı dedim ama sanırım burası İzmir'deki Dikili:) Akrabalarımızın Dikili'de yazlıkları var. Annemler İzmir'e veya Bodruma geldiklerinde dönerken birkaç seferdir uğruyorlar. Pek beğenmişler. Ben görmedim oraları. Ama fotoğraflarından edindiğim ilk izlenim süper olduğu yönünde. Huzurlu, dingin görünüyor. Deniz harika. Öyle yerlerde olmayı seviyorum, ufak, sıcak ve çok kalabalık olmayan.
Koruk suyunu Nazilli'li olan ev arkadaşımın annesi gönderiyordu bize üniversitede birlikte kalırken. Biz salatalara falan koyardık. Ben çok sevmiştim. Herhalde aynısıdır onun diye düşünüyorum. Böyle yeni lezzetler denemek de çok hoşuma gidiyor.
Denizi, yakınında olmayı, kokusunu duymayı o kadar çok seviyorum ki. Fotoğraflara bakınca bile iyi geliyor. Son fotoğrafta çok aklım kaldı. Tatiller hep telaş içinde ve harala gürele geçiyor kalabalıklarda. Ben sakin, sessiz, okuyarak, yazarak, denize bakıp hayallere dalarak bir tatil geçirmeyi o kadar istiyorum ki anlatamam. İzmir'deki evimiz Foça'ya 20 dk mesafede. Komşu kapısı yapmaya niyetliyim. Şimdiden eşime beni aradığında Alsancak'da değil de Foça'da bulabilirsin diyorum:):)
Öpüldün
evet bizim burada da bir dikili varmış, ben de bu yıl öğrendim. İzmire yakın dikili'yi hep duyardım
Silama hep yazlıkçılar mekanı diye. gittim gördüm ve ben emekli olunca orada yaşamak
istiyorum :) izmir içi çok kalabalık yakın olsun ama birazda sakin olsun istiyorum. işte
hep hayal :)
Çocukluğumda annemlerin yıllık izin dönemlerinde dedemler ve halalarımla çadır kurardık Bademli'de. Tüm kuzenlerin bir arada olduğu ve yiyip içip denizin ve incecik kumun keyfini en çok çıkarttığımız yıllardı sanırım. Gitmeyeli görmeyeli yıllar oldu, hala güzel olmasına sevindim oraların.
YanıtlaSilSakin güzel bir tatil olmuş, ne iyi yapmışsınız:)
ben yeni keşfettim kitana. ne güzel senin çocukluğuna ait güzel anıların var. ben de
Silçocukken gezi, kamp, seyahat gibi hiç hatıra yok :(
çünkü babam bir tek yere bile götürmedi. ilk tatilim üniversitedeyken arkadaşımla
kaçak gittiğimiz antalya gezisiydi. belki bu yüzden bu kadar çok gezmem ..
Sevhili Buket hanım,
YanıtlaSilgezi yazısı yazma konusunda üzerinize blog tanımıyorum......
Yine merak edeceğimiz tüm detayları anlatmışsınız.....
Evliya Çelebi gibi Seyahat ya Resulullah demişsiniz galiba.....
ah çok teşekkür ederim, beğeni olunca insan daha çok
Silmutlu oluyor. gezmek, seyahat en önemli amaç şu hayatımda. inşallah
daha çok gezi, daha çok mekan olur şu hayatımda :)
Fıstık, ben de fotograflarına bayılıyorum:)
YanıtlaSil