Zamanın yıpratıcı etkisi, ülkenin olumsuz şartları, insanlar arası çekişmeler, tartışmalar, kıskançlıklar, iş stresleri ve daha bir çok olumsuzluk hayatımızı kuşatmış durumda. Bunlar bitmez tükenmez. Benim yöntemim görmezden gelmek. Güzelliği doğada aramak, doğayı farklı gözle bakmak, her daim şükretmek..
Doğanın en güzel dilimine girdik. Hızlıca geçip gitmesini, sıcakların ani bastırmasıyla baharın erken gidip yaz mevsiminin başlamasını istemiyorum. Uzun uzun yağmurlar yağsın, toprağın mis kokusunu duyalım, biraz üşüyelim sonra güneş çıksın etraf baharla dolsun istiyorum.
Okula giderken arabalar, apartmanlar, beton her yer biliyorsunuz çok sinir oluyorum bu duruma. Ama önünden geçtiğim bu güzel bahçenin bahar dolu ağacı selamlaştığım ilk canlı.
Geçen gün bir köşe yazısı görmekten bahsediyordu. Çok katıldığım bir konu bu. Bakan ama görmeyen gözler. Bakan ama feri gitmiş gözler. Şöyle diyordu Gökhan Özer;
''Ben ipini koparan bir uçurtma gibi gökyüzüne doğru yükselmek istiyorum. Ben her sabah yanımdaki yöremdeki diğer çiçeklerle birlikte çiçek açmak istiyorum. Ben neşeli bir şelale olmak için kendini hiç düşünmeden kayalıklardan aşağıya bırakan küçük bir dereyi anlamak istiyorum. Ben su birikintilerinde ufka doğru yelken açmak istiyorum. Ben evimi bir şarkının nakaratına taşımak istiyorum. Ben yağmur olup küçük çocukların avuçlarında birikmek istiyorum. Ben saatimi hayallerime kurmak istiyorum. Ben doğan her günle yeniden doğmak istiyorum. Ben aldığım her nefesin içini hayatla doldurmak istiyorum. Ben her baktığım yerde daha önce hiç görmediğim bir şey görmek istiyorum. Ben gördüğüm her şeyle büyümek, çoğalmak, zenginleşmek ve enginleşmek istiyorum.''
Doğa eksiksiz güzellik içinde. Bahçemde açan çiçekler, yeşillenen toprak aldığım nefesin içini dolduruyor. Bunca kötülüğe karşı duymamızı sağlıyor.
Görmeyi öğreniyorum. Sebebini bilmiyorum fakat her şey bana daha derinden giriyor ve her zaman vardıkları noktada artık kalmıyorlar. Hakkında hiçbir şey bilmediğim bir iç tarafım var. Her şey oraya doğru gidiyor. Orada neyin meydana geldiğini bilmiyorum” diye yazmış Rilke, derin kitabı ‘Malte Laurids Brige’nin Notları’nda.
Hayatı güzelleştirmeyi seviyorum. Üç beş renkli taş koyun saksılarınızın yanına,göreceksiniz evin atmosferi ve sizin bakış açınız değişecektir..
Öğrencilerimle boyadığım kozalaklar bahçede yerlerini aldılar.
Çeşitli taşlara uğur böcekleri boyadık, onlarda kaktüslerin yanına.
Arkadaşlarımla buluşmadan olmaz. Ne yazık ki bir arkadaşımız bizden uzaklaşıyor. Ataması oldu bu bizim için avutucu birşey hiç değilse. Hizmete başlıyor, yeni bir hayata başlıyor, yollarımız ayrılıyor ama kalbimiz hep onunla olacak.
Bahar çalışmaları sınıfımızda başladı. Okulda yapılan klasik çalışmalardır fasulye çimlemek. Baksanıza nasıl özenle bakıyorlar ektiklerine.
Güzel bir haftasonu geçirmemiz dileğiyle..
Zaman çok çabuk akıp geçiyor. Günler birbirini adeta kovalıyor. Bahar bizim buraya gelmek üzereydi vazgeçti sanırım. Kaktüslere ve uğur böceği olan taşlara bayıldım.
YanıtlaSilFotoğraflar yine birbirinden güzel. Çocuklarla birlikte el emeklerinize sağlık. Sanırım hayat bir ayna gibi. Güzellikleri etrafına yaydığın ve baktığın yerde görmeyi seçtiğin şeylerdir seni mutlu eden. Şükür olsun Buketciğim :)
YanıtlaSiluğur böceklerine bayıldım.
YanıtlaSilNe guzel yazmis Gokhan Ozer.Kesinlikle ben de dogaya cevirdikce gozumu gonlumu daha iyi dayanabiliyorum bu hayata.Gozumuzun feri hic kacmasin Buket'cim...Taslarin cok ama cok guzeller:)
YanıtlaSilayyyyy eveeeet ne güzel yaaa içimi ferahlattııın :) özer duymadım tanmımıyoms :) fasulyeci çok tatlııııı :)
YanıtlaSilKeyif dolu, yaşamın minik detaylarından sürprizler yakalamanın peşinde olan yazınızı okumak ümit verici. 4 mevsimi yaşamaya çalıştığımız coğrafyada topraktan koptukça bahsettiğiniz güzellikleri yakalamak aklımıza gelmiyor.
YanıtlaSilçok güzel anılar yakalamışsınız :) sevgiler..
YanıtlaSilPelin hanım tebrik ederim çekilişi kazanan isim oldunuz :) bana adres bilgilerinizi yazarsanız yarın yola çıkaracağım, sevgiler... :)
YanıtlaSil