Bu yıl Cumhuriyet Bayramını yalnızca çocuklarla kutladık, velilerimiz yoktu. Geçen sene oysa ki coşkuyla , kalabalıkla kutlanmıştı. Cumhuriyete kavuşalı yüzyıl olacak nerdeyse. Kıymetini bilmeli, onu korumalıyız. Okulda bayraklarımızı astık, panolarımızı süsledik, marşlar söyledik. Çocuklukta yaşanan bayramların yeri ayrı oluyor, pandemi nedeniyle coşkusuz geçsin istemedik bayramın.
30 Ekim 2020 Cuma
Cuma Şükür Günü
23 Ekim 2020 Cuma
Cuma Geldi Bile!
Evet cuma geldi bile. Bu hafta nasıl geçti anlamadım. Okullar açıldı açılalı yine zamanın peşinde koşturuyorum, yapacaklarım dağ gibi yığılıyor, haftalar aylar elimizden kayıp gidiyor. Zamanın boşa geçtiğini farkettiğinizde ne yaparsınız diye sormuş Vnf, farketmemek elde mi? Ne yaparsan yap elimizde sanki bir şey kalmıyor, bizi tatmin eden bir şey yok gibi geliyor. Zamanın hızlı geçtiğini bile belli bir yaşa gelince anlıyorsunuz, ona esir olmadan yaşamaya çalışırken yine de kurtulamıyoruz bu döngüden. Gökhan Özcan şöyle yazmıştı bir köşe yazısına;
''Eğer hayatın iç hikayesiyle bir aşinalık kuramamış, insan olmanın kaderiyle barışık hale gelememişsek; yolun yarısından sonra yaşıyor olmanın ağırlığını taşımakta zorlanıyor adımlarımız. Hüzünler kederlere ve acılara dönüşerek tortulaşıyor ve çürütüyor içimizi. Hayatından zevk alamayan, alamadığı için her geçen gün daha da öfkeli, daha da nefret dolu, inceliklerinden daha da yoksun kaba figürlere dönüşüyoruz. Sadece azaltmıyor bu insanlığımızı, önemsiz de kılıyor bizi. İnsan bu değil çünkü! İnsan, yaşadığı her anın içini, neyi yaşıyor olursa olsun insanlıkla doldurmaya memur ve mecbur...''
İnancımdan dolayı boşa geçen zamanımın olmaması lazım. Hatalar, eksiklikler, yarım kalmış işler olsa da insanlara ve bana yararı olacak şekilde yaşamaya, Yüce Rabbimizin de razı olduğu kullardan olmaya, en önemlisi güzel ahlaklı olmaya çalışıyorum ve bu yolda yaptıklarımla hayatımın boşa geçtiğini sanmıyorum. Kıymetli alimlerden İmam Gazali ne güzel öğüt vermiş;
“Aklı olan kimse nefsine demelidir ki: Benim sermayem, yalnız ömrümdür. Başka bir şeyim yoktur. Bu sermaye, o kadar kıymetlidir ki, her çıkan nefes hiçbir şeyle tekrar ele geçmez ve nefesler sayılıdır, azalmaktadır. O halde bu günü elden kaçırmamak, bunu saâdete kavuşmak için kullanmamaktan daha büyük ziyan olur mu? Yarın ölecekmiş gibi bütün âzâlarını haramdan koru.”
20 Ekim 2020 Salı
Sonbahar Çekilişi
Sonbahar hediyeleri hazırlayıp instagramda çekiliş yapıyorum. İşlediğim defter, kalpler, kuşlar ve mini sepet içi kabaklar belki size çıkabilir. İnstagramda sayfamda sizi bekliyor !
15 Ekim 2020 Perşembe
Karavanla Bilecik
İznik - Rum İmparatorluğu döneminde 19. yüzyılın sonunda inşa edilmiş. İlçede çıkan bir yangın sonucu yanan kilise yerine günümüzde mevcut olan kilise 1874 yılında Macarlı bir mimar tarafından yeniden yapılmış.
Köy halkı 150 yıldır ürettikleri acı kırmızıbiberi balkonlarında kurutup İstanbul başta olmak üzere birçok kente gönderiyormuş. Bilecik Çukurören köyüne girildiği zaman neredeyse her evin özellikle balkonu ile çatısı, duvar ve bahçelerinde kurutulmak üzere asılı kırmızıbiberler göze çarpıyor.
8 Ekim 2020 Perşembe
Cuma Geliyor
Ve yine bir cuma
Ve yine bir haftasonu
Ve ekim ayı..
Ekimin ortasına bile geldik sayılır, mevsimler yıllar hızla geçerken bir cuma da tabi ki sanki dünmüş gibi gelecek. Geçen haftalarda cuma yazısı yazamayınca bunu kaçırmayayım dedim. Havaların güzel gitmesi beni ekran başında olmaktan alıkoyuyor. Ne yazı yazabiliyorum ne de takip ettiğim blogları okuyabiliyorum. Artık bundan sonra sonbaharla birlikte havalar soğursa evde ki zamanımda özlediğim blog okumalarına başlayacağım. Evet, özlüyorum blog dünyasını. Bunca yıldır sıkılmadan yazdım, kopmadım.. Kopan arkadaşları bir ümit bekledim.
Martın Son Cuması
Mart ayı bitti bile. Ramazan sona eriyor yarın. Biraz beden dinlenmesi, biraz ruh temizliği, ümit ve korkuyla...

-
Güzel kasabamızdan merhaba! Geçen gün kasabamıza ait bu fotoğrafı görünce kaydettim sizlerle paylaş...
-
'' Nerede miyiz? Buradayız ya işte, her zaman olduğumuz yerde - her birimiz doğduğumuz andan öl...