1 Mayıs 2020 Cuma

cuma bugün!

                Ilık ve güneşli günler başladı, sanki doğa insanların yaşadığı şu çaresiz duruma inat tüm albenisiyle ortaya çıktı. Belki de hakkı var, özlenen temiz hava, temiz sular ve temiz sokaklar insansız ne de güzel. Bizim İzmit körfezi fabrikaların yoğunluğundan çok kirlidir ama şu corona günlerinde onlarca yunus dansetmeye başladı denizde. Çalışma kapasitesini düşüren fabrikaların etraftan elini ayağını çekmesiyle doğa nefes alıyor. 
Ve özlenen Ramazan geldi. Öyle bir gücü var ki ramazanın, inananlara moral oluyor, rahmet oluyor, bereket oluyor. Hatta 8 gününü geçirdik bile.


              Ramazan gecelerinde ıhlamur, yeşil çay içmeyi seviyorum. Şu sıralar fazla hamur işi de yapmak istemiyorum. Çünkü iftardan sonra yemek gerekiyor ve üst üste biniyor her şey.


               Gün içinde bahçede oturuyorum.Çay, kahve içememek zor oluyor. Keyfi de olmuyor insanoğlu yemeden içmeden ama bunun da değerini anlıyor insan.


             Kaktüslerimi bahçenin köşesine koydum ve bu sene ilk kez sümüklü böcek ilacı attım her yere. Öldürmeye kıyamıyordum daha önce. Her şeyi yemeye başlayınca bunu yapmak zorunda kaldım. Kaktüs bile yiyorlar, çok ilginç.


            Mor salkımlarım açtı nihayet ve bu sene en güzel açtığı zaman. Geçen sene çok budadığımdan bana küsmüştü, hiç açmamıştı. Bu yıl ki haline bayıldım.


Bahçenin bir köşesinde kendiliğinden çıkan galalar.


Evde geçirilen günler olunca bol bol bahçe fotoğrafı oluyor ama içimiz açılsın biraz..


Bahçe de dergi ve kitap okuma saatlerim..


    Balkonumdan kiraz ağacımı çektim. Artık baharları dökülmeye başlıyor ve yaprakları çıkmaya başlıyor.


Bahçe de güneşi tüm kış özleyenler olarak sırtımızı verip saatler geçirdik bu hafta .


Doğanın gücü şehir içinde de muhteşemdi. Alışverişe çıktığım gün çektim bu ağacı. 


Ara ara gittiğimiz yerlerin magnetlerine bakıp özlem duymak da vardı..


Ramazanın geleneksel tatlısı şaklak dediğimiz tatlı biz de çok yapılır. Diğer adı sanırım yassı kadayıf. Ahçı olan dedem çok yapardı, kızlarına da öğretmişti, şimdi de annem yaparak bizlere gönderiyor.


Gökyüzü her zaman ki gibi çok güzeldi bu hafta...


Cuma yazımı Gökhan Özcan'ın ramazan yazısıyla bitiriyorum:

''On bir ayın kurtarıcısı… İrkilme ve yeniden şekillenme mevsimi… Hayatı geri yaşayıp ana rahmine geri dönme zamanı… Kıvrılarak can tohumuna, varlığı yeniden öğrenme zamanı… Canın bütün arzuları, bütün açlıkları, bütün hırsı, şehveti kolordularını gönderirken üstümüze, bir fısıltıyla bu koca yalana direnebilme gücünü otuz gün otuz gece hissedebilme zamanı. Otuz gün otuz gece süren eza cefa şöleni… Varız, buradayız, acıkıyor yalanın her türlüsüne ruhumuz, arzularımız zorluyor gemlerini, ama buradayız, ayaktayız, kuruyan dudaklarımızla dualar fısıldıyoruz. İşte bu bizim en güçlü zamanımız. Biz burada hayata değil sadece, zamana, zamanın üstümüze yığdığı ağır kire, koca yalana direniyoruz. Üstümüze bulaşan pisliğe bakmadan Allah’a sığınmaya sığınıyoruz. Dünyada gidilecek hiçbir yere gitmeyerek gidilecek en sahih kapının, rahmet kapısının eşiğinde toplanıyoruz. Avuçlarımızı açıp bekliyoruz. Beklemeyi başarmak bile, aceleci ruhlarımıza karşı kazandığımız bir büyük zafer… Durup beklemek, geceleri imsak vaktini, akşamları iftar vaktini, anların içine gizlenen rahmet vaktini… Rızkın boğazın düğümlerinde kazandığı lezzete merhaba diyoruz. Rahmete dikilmiş gözlere merhaba diyoruz. Gökyüzünü dolduran kandillere merhaba diyoruz. Hayr için alınan soluklara merhaba diyoruz. Sabrın, metanetin, teslimiyetin insan kılığına girip sokaklarda dolaşmasına merhaba diyoruz. Vicdanları dolduran engin muhasebeye, yanlışı mahkum eden pişmanlıklara merhaba diyoruz. Merhaba diyoruz on bir ayı şereflendiren bir aya, zamanın boynundaki emsalsiz gerdanlığa merhaba diyoruz. Merhaba ey şehr-i Ramazan!



















14 yorum:

  1. Beni yine bambaşka diyarlara götürdün Pelinpembesi.. Bahçede kendiliğinden açan kallalar dedin ya, Batı Avustralya'da tabiri caizse tam ıssızlığın ortasında yaşarken güneye inmiştik bir kaç gün, yol kenarında kalla lilileri görünce arabayı durdurup bir öbek toplamıştım.. Nasıl güzeldi.. Masal gibi, gölge, nemli bir yer gibi kalmış aklımda, bilmem senin çiçeklerinin açtığı köşe de öyle mi? Öyleyse belki ben de dikebilirim..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İnanır mısın bu çiçeklerin değerini hiç bilmiyormuşum yıllardır. bu evi aldığımızda bahçenin bir köşesinde kendiliğinden çıkmış koca yapraklarını görünce
      temizlenmesi gerekli yabani bitki sanıp hep kestim köklerinden. ama sonra
      beyaz beyaz açınca çok sevdim. biraz gölge yerde çıkıyorlar evet, çok da
      zahmetsiz büyüyüp tüm bahçeyi sarıyorlar.
      hatıralarını çıkardıysam ne mutlu bana.
      daha diğer blogları okuyamadım ne zamandır, senin ki de
      dahil. bugün de olmayacak, kısmetse yarın görüşmek üzere :)

      Sil
  2. hayırlı ramazanlar bahçeniz çok güzelmiş.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bahçeyle uğraşınca hakkını veriyor. şimdi hep evde olunca
      fırsatım çok oldu. uğraşmak zor ama zevkli. sonrasında keyfini
      sürmek en güzeli. çok teşekkür ederim.

      Sil
  3. Draga mea,
    E o incantare sa-ti poti petrece timpul afara, savurand ceva bun, sa rasfoiesti o carte, inconjurata de flori, cer senin!
    Multe salutari, Mia

    YanıtlaSil
  4. sabrın, metanetin, teslimiyetin girdiği kılıklarda biri olmayı diliyorum.
    bahçen yine çok güzel.
    tabiat insan detoxu yapıyor. çok ihtiyacı vardı. çünkü insan yaratılmışlardan biri olduğunu unutup, diğer yaratılmışlarla çetin bir mücadeleye girdi. haddini aşan bir mücadeleye. kaybedeceği aşikardı.
    hayırlı cumalar
    hayırlı ramazanlar

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Dileklerin, duan ne güzel. inşallah bunlara ulaşırız. size de
      hayırlı ramazanlar..

      Sil
  5. keyifli bir yazı olmuş. kaktüslerinizede bayıldım :)

    YanıtlaSil
  6. Hayırlı Ramazanlar. Güzel bahçeniz varmış. Kaktüslerden bahsetmiştiken çizdiğim sevimli kaktüsü görmelisin bence :))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. aa merak ettim, sayfanda mı hemen bakacağım :)

      Sil
  7. Morsalkımlar harika olmuşlar.

    Birşey yiyip içmeyince balkona çıkmayı unutur oldum ben, iyi mi :)

    Sekizinci gün ne kadar çabuk oldu. Allah kabul etsin oruçlarımızı.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Amin inşllh yenen içilen günlere geleceğiz nasıl olsa. balkonlar olmasa
      ne yapardık değil mi. yazın ben gece gündüz balkondayım :)

      Sil
  8. Mor saklımları çok severim, nasıl güzel açmışlar. Bahçede güneşlenmek büyük keyif, bahçe ve doğa özlemim depreştikçe depreşiyor..

    YanıtlaSil

Nisan Cuması

                        '' Dün bildik bir rüzgar esiyordu. Daha önce karşılaştığım bir rüzgar. Dışarıda mevsimsiz bir ilkbahar. Kara...