21 Aralık 2013 Cumartesi

AYLAKLAR

                                  En son  Melih Cevdet Anday'ın  Aylaklar  romanını  bitirdim.  Yalın dille yazılmış, sizi  İstanbul konaklarında ki  yaşamlara götüren bir kitap.  Şükrü  Paşa'dan  kalmış  Osmanlı konağında oturan  geniş bir ailenin  uzun  soluklu yaşamını okuyoruz . Kitabın  birinci  bölümünde konakta  oturup sırtını Leman Hanıma dayamış bir  avuç insanın  hayatını,  ilişkilerini,  bir  dönemi  gorüyoruz. Başlangıçta vasat bir  dönem romanı  gibi  gelmesine  rağmen ikinci  bölümde  romanın  kalbi ortaya  çıkıyor   bence. İkinci  bölümde torun  Muammer'in günlüğünü  okuyoruz.  Bu  bölüm  ilk  bölüme  göre daha derin  özellikler  içeriyor. Varoluşsal düşüncelere  sahip  satırları okumak  beni  son anda  kitaba  daha çok  bağladı.
                             ''Bir zamanlar bu köşkün belki her odası bir sevişme yuvası olmuştu. Sanki eskiden yalnız sevişilir, yalnız gülünür, yalnız söylenir, yalnız oynanırdı. Hadi bağdadi çürüyor, hadi eşya eskiyor, para azalıyor, insanlar ölüyor, yaşlanıyor, fakat sevgiler, aşklar ne oluyor, nereye gidiyordu? Eskilikten, parasızlıktan onlara ne idi? Bir yoksul evini bile cennete çeviren sevişme, hangi uğursuzluk yüzünden bu köşke yüz çevirmişti?''

                                                           

                             Kitabı  okumaya  devam   ederken  Fellini'nin  1953  yapımı  i  Vitelloni  isimli   filmi  aklıma  geldi.  Tekrar  filmi  bulup  seyrettim. Fellini'nin  Aylaklar'ı  olarak  dilimize  çevrilmiş.  Fellini’nin ‘La Strada’   filmiyle dünya çapında ün kazanmadan bir önceki adımı olan ‘I vitelloni’, yönetmenin uluslararası alanda tanınmaya başlamasını sağlamış.  Fellini’ye dair otobiyografik ögeler barındıran film, başrol oyuncularından Alberto Sordi’ye şöhretin kapılarını açıp dönemin en tanınmış aktörü haline getirmiş. Film, Adriyatik Denizi’nin kenarında küçük bir kasabada düzenlenen Deniz Kızı isimli güzellik yarışmasıyla başlar. Bu esnada bir dış ses, filmin 5 ana karakterini sırasıyla tanıtmaya başlar bize. Bu 5 karakter, toplumsal ve bireysel sorumluluklardan yoksun, eğlence dışında hiçbir şey düşünemeyen, günlerini aylaklık ederek geçiren; doğal olarak hiçbir alanda dikiş tutturamayan bireylerdir. Gitmek en kolay olandır, tanımadıkları, bilmedikleri yerlere gitmek isterler; gidemezler. 

                   Kitapta  bir  evin  içinde  yaşayan  insanlar,  filmde  ise  beş  arkadaş  aylaklık edenlerdi.  Kim olursa olsun  tembellik , aylaklık  yapmak  iyi  karşılanmadı.  Özellikle  filmde  son dakikalarda  Fausto  aylaklığı  yüzünden  babasından  kemerle  öyle  bir dayak yedi ki,  siz de  içinizde 'oh iyi oldu' diyorsunuz.  
                Merak  eden olursa  tavsiyemdir...
                                             
                               


11 yorum:

  1. Buket, senin her kitap ve film yorumunu okuduğumda içinde kayboluyorum ve hep gidip hemen o filmleri kitapları okumayı istiyorum. Edebiyat ve sanatla dolu bir hayatın olduğu için sana çok imreniyorum inan. Dünyamı böyle güzel etkinliklerle zenginleştirmeye o kadar ihtiyacım var ki benim de.. İlham kaynağım gibisin. Kızım biraz büyüsün inşallah ben de kendime biraz daha zaman ayırabileceğim.. Keyifli okumalar ve keyifli seyirler dilerim.. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İpek, öyle güzel şeyler yazmışsın ki! yazdıklarıma içten yorumlar alınca çok mutlu oluyorum. çünkü okuduklarımı, sevdiklerimi, seyrettiklerimi paylaşacağım insan yok çevremde. şu sanal ortamda olmasa iyice mutsuz olacağım. kızım 4 yaşındayken internete girme fırsatım olmuştu.sen yine de şanslısın. büyüdükçe kendilerine yeter oluyorlar, merak etme az kaldı :)

      Sil
  2. Her gün bu akşam birkaç sayfa da olsa okuyayım diyorum ama nedense bu sıra okuyamadım bir türlü. Elime kitabı alıp almaz gözlerim kapanıyor. Aslında çok yorulacak bir şey de yapmıyorum ama havaların da etkisiyle bedenim çabucak yorgun düşüyor. Daha sırada okumam gereken 3 kitap var. Gelirken getirdiğim kitapların hepsini okur hatta bitince aranırdım yenilerini, bu sefer getirdiklerimi bitiremedim hayret doğrusu..Bu bahsettiğin kitabı da biliyorum ama okumadım. Eski yazarlarımızdan okumak istediğim pek çok eser var. Biri de Saatler ayarlama enstitüsü, Ahmet Hamdi Tanpınar.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Dediğin gibi ben de okumaya başladığımın 15. dakikasında uyuyorum. günün yorgunluğu, uyku vakti derken bu kaçınılmaz. ama yorgunluğumu atmamın tek yolu da okumak benim için. sana bir kitap gönderdim ama o da zor bir kitaptır aslında. umarım beğenirsin, benim en sevdiğim yazarlardan biri. türk yazarlarının çoğunu ben de okumadım hatta son kitap siparişimde çoğunluk yerli yazar aldım. Peyami safa ya sardım ben de songünlerde.

      Sil
    2. Şimdi merakla baktım yorum için yanıtına. Ne kadar da tatlısın, kitap mı yolladın bana:) ay nasıl mutlu oldum ama biraz da utandım şimdi ben. Çok teşekkür ederim çok düşüncelisin. Ben de sana birkaç satır yazmıştım öyle içimden geldiğince. Amaaaa aklıma minik bir sürpriz de gelmişti allahtan:):) Geçen arkadaşıma yolladığım postayı açıp içinden arakladılar ama umarım bu düzgünce gelir. Umarım seversin..Matmazel Norelyanın Koltuğu'nu almıştım gelirken ona başlayacağım ben de. Bir yazıda karşıma çıkmıştı Peyami Safa hiç okumadım sanırım diye düşünüp aldım. İçimden bir his beğeneceğimi söylüyor ama bakalım:)

      Sil
  3. Son zamanlarda tam böyle bir kitap arıyordum okumak için. Başkasına da oluyor mu bu bilmiyorum, bazen nasıl bir kitap okumak istediğimi biliyorum ama o kitabın hangi kitap olduğunu bilmiyorum. Yazdıklarına göre buldum galiba aradığımı. İlk kitap alışverişi için not alıyorum :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. işine yaradıysa ne güzel. ben de etrafta rastladıkça listemi oluşturuyorum. sevgiler..

      Sil
  4. Passei para uma visita.

    ¸.•°♡♡⊱彡
    Muita paz e muita luz em nossas vidas, no Natal e sempre!!!

    ⋱ ⋮ ⋰
    ⋯ ✰ ⋯
    ⋰ ⋮ ⋱


    ░F░E░L░I░Z░
    ░N░A░T░A░L░!!!

    ¸.•°♡♡⊱彡

    YanıtlaSil
  5. Nasılsa okumadığım bir kitap hem de eskilerden , inş yakın zamanda diyeyim :)

    YanıtlaSil
  6. Hımm bu kitabı duymuştum ama okumadım. En azından konusuyla ilgili bir fikrim var artık :) Filmi de duymamıştım açıkçası bunları da not ediyim o zaman :)

    Sevgiler :)

    YanıtlaSil

Cuma Geldi

                                   Evet cuma geldi, yorgunluk da geldi hatta günlerdir süren baş ağrılarım da geldi. Bu hafta oldukça olums...